Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Taylor Swift - 'Tis The Damn Season
Rowell bebeğimin bir kitabını daha bitirmiş bulunmaktayım ve Rowell bebeğim beynimi bulamaç ettiği için günlerdir bu kitabın incelemesini nasıl yazsam diye düşünüyorum çünkü bu kadın beni deli etti. Deli etmesi hem iyi hem de kötü mana da. Biraz düşünmem gerekti çünkü kitabı sevmeme rağmen bir şey eksikti bunda diye düşündüm. Eksik şeyi düşündüm ve emin olamamakla birlikte sanırım birkaç fikre de sahip oldum. 1-) Kitap tüm Rowell kitapları gibi aşırı akıcı olduğu için eğlenceli de zannettim ama ben kitabı okurken eğlenmek yerine genel olarak sadece üzüntü hissettim. Bu bir eksiklik değil ama aynı zamanda eksiklikte. Buna az sonra değineceğim. 2-) Konu gerçekten havada asılı kaldı. Bunun seçtiği konuyla da ilgisi var elbette. 3-) Bu zamana kadar okuduğum ve beni en sinir eden sonlardan biriydi. (Ki bunu okuduğum tüm kitap genellemeleri içinde söylüyorum.) Kitabın kapağını öfkeyle kapattım… Şimdi bu üç temel şeyi göz önüne alaraktan konuşacağım. Fizikte Takyonik Antitelefon denen bir şey var ve bu telefon sayesinde geçmişinize mesaj bırakabiliyorsunuz. Bunu biliyorum çünkü fizik performansım için bu konuyu seçtim. Ve bu konuyu arkadaşlarımla sürekli tartıştık. Yani böyle bir telefonumuz olsa ve geçmişimize mesaj bıraksak ne olacak? Ne değişecek? Sonuçta geçmişimizdeki biz şimdiki biziz yani hayatımızda ne değişebilir ki? Çok tartıştık ve sonuç bir hiçe çıktı. Tabii internette yazan bilimsel şeyleri henüz okumadım ama kendi aklınızla bir mantık yürüttüğünüzde sizde bu sonuca çıkarsınız büyük ihtimalle. Hiçbir şey değiştiremeyiz. ‘Şimdi ne alaka bu?’ diyeceksiniz ama çok alaka. Çünkü kitapta olan buydu. Georgie, yoğun iş temposu yüzünden uzun bir süredir ailesine vakit ayıramadığı ve bu Noel’de de Neal ve çocuklarla birlikte Omaha’ya gidemediği için (yine işi yüzünden) bu bardağı taşıran son damla oluyor ve Neal ile evlilikleri tehlikeye giriyor. Sonra Georgie annesinin evinde gençliğinden kalma sabit hatlı telefonunu buluyor ve ondan Neal’ı aradığında bir bakıyor ki, geçmişteki Neal ile konuşuyor. Daha sonra bu telefonu Neal ile olan aşklarını kurtarmak için kullanmaya karar veriyor. Yani geçmişi değiştirebileceğini düşünüyor. Bu telefonun varlığından haberdar olduktan sonra bunun Rowell’ın kitabında karşıma çıkması açıkçası beni çok heyecanlandırmıştı. Onun yorumunu ve kitabın sonunu, ne değişeceğini çok merak etmiştim. Hem de fizik performansımda yardımı olur diye de düşünüyordum. Ve büyük hevesimin üzerine eklenen büyük bir hevesle daha okumaya başladım kitabı. Ama umduğum gibi olmadı. Şimdi ilk maddeye geçiş yapıyorum. Bu kitabın tamamının eğlenceli olmasını beklemezdim çünkü Rowell her kitabını eğlenceli yazmak zorunda değil. Ben Rowell’a bu yüzden sinirlenmiyorum zaten. Ki buna hakkımda yok. Ben sadece kitapta sadece Georgie’ye ağırlık verdiği ve diğer tüm karakterlerini heba ettiği için sinirleniyorum ona. Georgie’yi aşırı derece de çok sevdim. Rowell yine harika bir karakter yaratmış. Georgie’nin Neal için hissettiği tüm o duyguları, sıkıntıları ve korkuları taa içinizde sizde hissediyorsunuz. Georgie Neal’ın onun aramalarına geri dönmesini beklerken sizde heyecanlanıyorsunuz. Sizde bekliyorsunuz. Ama bu sanki monolog okuyormuşsunuz gibi. Georgie, Georgie ve daha fazla Georgie. Rowell romantizm ustası ve keşke, keşke Neal ile daha fazla sahne olsaydı. Çünkü Ben Georgie ve Neal ikilisini çok sevdim. Onların birbirini sevişlerini, Neal’ın Georgie’yi sevişini ve yaptığı tüm fedakarlıkları çok sevdim. Keşke demekten başka elimden bir şey gelmiyor… Ve Seth. Seth bu kitapta daha iyi biri olabilirdi. Georgie ile gençliğinden beri arkadaş ama işlerine özel hayat karıştırmama kanunundan dolayı hiç o kadar yakın olamamışlar gibi hissediyorsunuz. Yakınlarmış gibi hissettiğinizde Rowell, “Hayır, onlar yakın değiller. İnanmayın buna” der gibi araya giriyor gerçekten. Ben kesinlikle Seth’in bunu hak ettiğini düşünmüyorum. Georgie ve o daha güzel, derin ve komik bir arkadaşlığı hak ediyordu. Seth bir pislikmiş gibi yazılmayı hak etmiyordu. Cidden… çok yazık olmuş. Bunlar kitabın gidişatını benim için o kadar çok etkiledi ki, anlatamam. Kitaba kendimi kaptırmıştım ama bunlar beni her daim rahatsız etmeye devam etti. Seth’den hiç hoşlanmadım. Ve bu beni rahatsız etti. Rahatsız etmekten çok, böyle olsaydı ne olurdu sanki diye içim içimi yedi. Ayrıca birde öyle bir son okuyunca, iyice deliye döndüm. Çoğu kişi Rowell için hep ucu açık sonlar yapıyor, son yazmayı beceremiyor gibi yorumlarda bulunuyordu ve ben Eleanor ve Park dışında bu yorumlara katılmıyordum. Onun sonu da cidden rezaletti. Ama kitabı sevmediğim için pekte umurumda değildi. Evet, belki açık uçlu yapıyor olabilirdi ama bence güzel sonlar yazıyordu. Ama bu… bu kabul edilemez gerçekten. Hiçbir şey anlamadım. Konu yeterince havada asılı kalmamış gibi öyle bir son yazınca, ben ne okudum o zaman, tüm yaşananlar neydi? Diye bir kalıyorsunuz. Bu kadar açık uçlu da olmaz ki be Rowell. Bu kitapta tek sevdiğim şey, karakterler ve onların özellikleriydi. Gerçeklikleri ve duyguların karşı tarafa iyi geçirilmesi. Beş puanı sırf bundan dolayı verdim. Çünkü ne dersem diyeyim Georgie’nin hissettiklerinden etkilenmediğimi inkar edemem. Ve evlilik konusunda bana bazı yeni görüş açıları da kattı. Bunu da göz ardı edemem. Kitabı okurken hissettiğim hafif üzüntü çok güzeldi ama üzgünüm Rowell. Bu sefer olmadı… (kırık kalp) Dipnot: Ayrıca Pegasustan ilk defa bu kadar kalitesiz bir kitap çıktığını görüyorum. Kitabın altları bembeyaz oldu, soyuldu hep. 33 TL VERMEMİŞ OLSAM GERÇEKTEN HİÇ PROBLEM OLMAZ AMA. O kitaba o kadar para verdim ve bir zahmet iki gün elimde tutunca ölmesin dimi. Kazıkçı Pegasus. Neyse yine de sen en sevdiğim yayın olduğun için seni affediyorum. - 29.11.2020 güncellemesi!! Taylor Swift - 'Tis The Damn Season Herkese selam. Şuan değişen duygularım yüzünden önceki yorumumu yükleyemeyeceğim için biraz sinirli ama aynı zamanda duygularım iyi yönde değiştiğinden dolayı da mutluyum. Sabit Hat benim iki yıl önce okuduğum bir kitaptı ve o hani sevsem de normal bir kitap olsa yeniden okumayacağım bir kitaptı. Ama Rowell'ın kitabı olduğu için iki yıl sonra tekrar okumak istedim ve iyi ki de okumuşum. Kitapta Goergie adlı, komedi yazarı olan bir karakterimiz var. Kendisi on küsür yıldır Neal ile evli ve iki çocukları var. Georgie'nin işi hayatında çok büyük bir yer kapladığı için ailesine pek zaman ayıramıyor ve Neal ile evlilikleri de pek yolunda değil. Ve Georgie aldıkları bir tekliften dolayı Neal'a Noel için onlarla Omaha'ya gelemeyeceğini söylediğinde ise Neal çocukları alıp gidiyor ve bir süre sonra Georgie evliliklerinin büyük bir tehlike altına girdiğini hissediyor ve aklına türlü türlü, asla hazır olmadığı bir takım düşünceler gelmeye başlıyor. Georgie sürekli telefonla Neal'a ulaşmaya çalışıyor ama telefonu sürekli ya başka birisi açıyor ya da kapalı oluyor. İyice endişelenmeye başlayan Georgie günleri tek başına geçirmek istemediği için annesinin evine gidiyor. Orada liseden kalma sabit hatlı telefonunu bulduğunda ise işler değişmeye başlıyor çünkü Georgie telefonla Neal'ı aradığında telefon şimdiki zamandaki Neal tarafından değil, geçmiş zamandaki Neal tarafından açılıyor. Daha sonrasında ise bunun evliliklerini kurtarmak için bir fırsat olarak gören Georgie'nin hikayesini okuyoruz. Açıkçası bir yorum görmüştüm Georgie'nin Rowell'ı anımsattığına dair ve nedense bu okuyuşta bunu düşünerek okumak brazcık daha kalbimin kırılmasına neden oldu. Evlilik konulu şeyleri gerçekten çok seviyorum ama aynı zamanda beni çok da üzüyor. Özellikle bu tür sıkıntıda olan evlilikler. Birini sonsuza dek seveceğini düşünüp birlikte olmak ve sonra bunu kaybetmeye başlamak çok kalp kırıcı bir şey bence. Hele ki bu hala çok sevdiğin biriyken ve sadece işleri nasıl yola koyacağını bilemiyorken. Bu yüzden Georgie'nin duyguları ve düşünceleri beni gerçekten çok üzdü ve o hep bir umutla Neal'a ulaşmaya çalıştığında ve telefonu başka birisi açtığındaki o hayal kırıklığını çok iyi hissettim. Kitap boyunca adeta onunla tek vücut olmuş Neal'ın bir şekilde telefonu açmasını ya da onu aramasını bekliyorduk. Aynı şekilde Georgie'nin ilhamsızlığını ve içinden tek bir satır yazmak istemeyen o bıkkın hali de Rowell gerçekten çok iyi hissettiriyordu. Yıllardır en yakın arkadaşınla elde etmek için uşraştığın fırsat eline gelmişti ama senin içinden ağlamaktan başka bir şey gelmiyordu. Georgie'nin o çaresiz halleri gerçekten çok derinden hissediliyordu. Ve Georgie geçmişi arayabilen telefon sayesinde Neal'la konuşurken de biz de bu sayede geçmişte neler oldu, Seth ve Georgie nasıl tanışıp en yakın arkadaş oldu, Georgie ve Neal nasıl tanıştı ve Neal ve Seth nasıl birbirlerinden bu kadar nefret edebildiler öğrenebiliyoruz. Açıkçası yine bu üçlü arasındaki ilişkinin de yine iyi işlendiğini düşünüyorum. Ama tek kötü yani Georgie ve Seth arasındaki o yakınlığı hissedemiyor oluşumuz. Yani evet sorunlar olabilir ama yirmi yıldır arkadaşlar ve Georgie'nin böyle büyük bir sıkıntıyı tek ve en yakın arkadaşıyla paylaşamıyor oluşu beni biraz sinirlendirmedi desem yalan olur sanırım. Ama yine de sonda Seth ve Georgie'nin çözülme denebilecek sahnelerini sevdim. Kitabı öncekine göre daha çok sevmemin nedenlerinden biri de, yine karakterler. Öncesinde üzüntülü yerlere nazaran komik yerler de olduğunu görememişim sanırım. Georgie'nin işteki ortağı Scotty aşırı komikti. Öyle bir karakterin varlığını bile okuyana kadar unutmuş olmak beni üzdü gerçekten. Seth ve onun didişmeleri çok eğlenceliydi, oralarda az olmalarına rağmen baya güldüm. Sonrasında Georgie'nin ailesi de gerçekten biraz garip ama tatlı bir aileydi. Annesinin yaşındaki diğer kadınlardan çok daha farklı olması ve köpek sevdası -doğum sahnesini her seferinde aynı şiddetle gülerek 73894738 kez okuyabilirim-, Georgie'nin üvey babasının ondan sadece iki yaş büyük olması ve Georgie'nın bu duruma hala alışamaması çok komikti. Garip ve farklı olmasına rağmen sıcak bir aile ortamı vardı. Ayrıca Georgie'nin üvey kız kardeşi de yine okuması aşırı güzel bir karakterdi. Aralarındaki yaş farkının fazla olması da benim için aralarındaki ilişkiyi daha da güzel kıldı. Heather keşke hem Georgie hem de aşk hayatı ile kitapta daha da fazla olsaydı :'( Onu daha fazla okumak isterdim... Okuyacak kişiler için kitabın tek kötü yanı, seçilen konu olabilir. Ya da konuyu yazmak için seçilen alet? Telefon? Yani şöyle, Georgie geçmişteki Neal ile konuşuyor ama bundan ne gibi bir şey çıkabilir ki? Hani sayfalar boyunca bir şey oluyormuşta aslında hiçbir şey de olmuyormuş gibi djdkjf Ama gerçekten de hiçbir şey olmuyor djdkdj Sadece telefonda konuşuyorlar... - yanlış anlaşılmasın o sahneler aşırı güzeldi ben sadece olayın bir yere bağlanmayışına şey yapıyorum burada- Ha ben ilk okuduğumda bu telefondan bir şey elde edemeyişimize, olayın bir yere varmamasına biraz gıcık olmuştum ama bu okuyuşta o kadar da rahatsız etmedi. Georgie'nin de bunu fark edip işleri şimdiki Neal'la yoluna koyması gerektiğini fark etmesi ve her zaman başarıya ulaşacak o adımı atması gerçekten harikaydı. Ama sizin gıcık olmanızı istemediğim için bu telefondan çok bir şey beklemenizi önermem djdkjd Bir de son olarak, kitapta olmasını istediğim şey şimdiki Neal'ın daha da fazla olmasıydı... Geçmişteki de güzeldi ama ben yetişkin Neal'ı da çok daha fazla okumak isterdim gerçekten :( Çünkü hani geçmişteki tatlı kısımları okumak güzeldi ama Neal ve Georgie beraber olmak için çok şey atlatmıştı, özellikle Neal çok fazla kendinden fadakarlık yapmıştı ve biraz daha o acılı, ilişkilerinin çok ince ve naif olduğu o kısımları okumak isterdim. Neal gerçekten çok çok güzel bir karakterdi. O açıdan da biraz Neal'a doyamadım ama olsundu... Sondaki sahneler biraz olsun acımı dindirdi. Eğer aile, evlilik ve böyle aşk kitaplarını seviyorsanız bence çok sevebileceğiniz bir kitap. Bir de Fangirl'de Cath ve Levi'ye ne olduğunu merak ediyorsanız, okuyabilirsiniz ehehe. Tam kışın okunacak bir kitap. Ben gerçekten çok sevdim :'') Kitabı okuduktan sonra içiniz sımsıcak oluyor ve evlilik güzel şey diyorsunuz... Tabii Neal gibi biriniz varsa... Dipnot: Bu şarkı çok mu bu kitabı anlatıyor, pek sayılmaz ama içindeki nostaljik hava ve şu kısımdan "So we could call it even, You could call me babe for the weekend. 'Tis the damn season, write this down. I'm stayin' at my parents' house, And the road not taken looks real good now. And it always leads to you in my hometown..." Bu kısımdan dolayı bana Georgie ve Neal'ı anlattı o yüzden başlığa koymak istedim
Sabit Hat
Sabit HatRainbow Rowell · Pegasus Yayınları · 2017165 okunma
·1 alıntı·
221 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.