Ahmet Hamdi Tanpınar'ın kalemini her zaman sevmişimdir. O yazdıklarıyla ister istemez insanı düşündürmeyi başarıyor bence. Nitekim bu eserinde de bunu çok güzel başarmış. George Orwel'in 1984'ü ne kadar büyük bir yapıt ise Saatleri Ayarlama Enstitüsü de o kadar büyük bir yapıt benim gözümde. Romanda kimi zaman şaşırıyorsunuz, kimi zaman gülümsüyorsunuz, kimi zaman düşüncelere dalıyorsunuz. Bazen de saçmalığın bu kadarı da olmaz diyorsunuz. Ama bütün bu saçmalıklarında bir anlamı olduğunu görüyorsunuz okudukça... Kahramanımız Hayri İrdal'ı toplumun içindeki olaylara saf bir şekilde katılırken görüyor, ama sanki o toplumun hiç içinde değilmiş gibi dışarıda durmasını anlamaya çalışıyorsunuz. Acaba bu Hayri İrdal çok mu saf yoksa çok mu kurnaz? İki arada kalan bir insan nasıl davranır? Bu soruları sorarak romanı bitiriyorsunuz. Tanpınar, dönemin yanlışlıklarını, iki uygarlık arasında bocalayan insanların saçmalıklarını çok güzel hicvetmiş bu romanında. Kalemine sağlık Tanpınar.... (Kitap bazı okurlarımıza ağır gelebilir.. Ben üniversite döneminde araştırma kitabı olarak inceleme şansı yakalayınca kitabın değerini daha bir başka gözle ele alıyorum sanırım.. Kapağına kadar çok farklı anlamlar bulmak mümkün.)

Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 201041,6bin okunma

··

98 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Döndü BARUT