Elim aniden telefona giderdi, zor dururdum aramamak için seni ! Sanki arasam bana kızacaktın, yaramaz bir çocuk gibi azarlanacaktım! Korkardım, bana ne işte, korkardım! Telefonu bir kenara fırlatır ezbere bir sigara yakardım; aklım karışırdı! Karış karış ölçerdim içime (z)amansız çöken hasretini! Sen hiç habersiz, başka bir tene sarılıp uyurdun; ben mutlu olman için dua ederdim belki!
Bilirdim sana asla sahip olamayacağımı! Bulup bulup yitirmenin kahrolasıca karmaşasında, koşar adım kaçardım senden bu yüzden; upuzun geceler, seneler ve şehirler boyunca...
Çıkmazdı bir türlü aklımdan çocuk gözlerin, çocuk gülümsemen! Her gece yeni baştan aşık olurdum sana!
Bilirdim, ben senin için öylesine biriydim; varlığı yokluğundan farksız uzak bir arkadaş belki! Oysa her gece benim odama yara(r)lı kelebekler gelirdi, ben onlara hep seni anlatırdım!