Burçak...
Başlarda sağlıklı bir çocuğun tuttuğu günlük, sonraları ise sanki önceden lösemi olacağını ve günlüğünün basılacağını hissetmişcesine iyi ki yazmış dedirten bir kitap. Garip olan şey ise çok küçük yaşta yazmaya başlayıp bu kadar akıcı ve okunası yazmış olması...
İyi ki günlük tutmuşsun Burçak.
Kitabı elime ilk aldığımda kitaba dair hiçbir fikrim yoktu. Şöyle bir sayfaları karıştırdım, fotoğraflar dikkatimi çekti sırayla tüm fotoğraflara baktım ve kitabın gidişatını da istemeden görmüş oldum. Burçak’ın hastalık öncesi yazdıklarını okurken sürekli olarak “ne zaman rahatsızlanacak acaba” sorusu aklımdaydı. Hastane süreci başladığında ise “keşke biraz daha sağlıklı kalabilseydi” düşüncesi...
Kitap kapağına gelecek olursak okumadan önce normal bir çizim gibi görünüyordu ama kitabı okuyup Burçak’ın fotoğraflarına baktıkça kapakta bulunan çizim gittikçe anlam kazandı...