Yeniden hatırlamanın verdiği sonsuz melankoliyle, yitirilmiş aşkın idealleştirilmesinin koşulu olan bir kopuştan dolayı kendini suçlamaktadır:
“İçinde yaşadığımız koşullar bize göre değil. Olsun! Kendimizi yeniden anımsamaya teslim edelim. Anımsamak benim elementim. Anılar benim içimde sürekli tazeliğini koruyor; yaşam fundalığımda bir kaynak suyu olup yılan gibi kıvrılıyor, mırıldanıyor ve anlatıyor, hep aynı şeyi anlatıp mırıldanıyor..."
Sayfa 20 - Dost Kitabevi / Işık Ergüden