Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

158 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Biraz geç oldu ama :)
Öncelikle hepinize güzel akşamlar dilerim dostlarım. Epey zaman oldu inceleme yapmayalı bir şiir kitabına üstelik. Çok düşündüm nasıl bir giriş yapsam diye Sevgili Cahit Sıtkı Tarancı'nın en bilindik şiirinin adı verilen bu kitabını sizlere anlatmaya. Hiç dinlenmeden ara vermeden yazmak istiyorum içimden gelen bu satırları. Zira dinlenmedikçe ömrün artarmış, öylesi güzelmiş Cahit'ciğime göre. Sense "kulak ver ki" o diyor böyle, bir anlamı olsun bu satırların. Şiirlerinin çoğunda bir şekilde değiniyor Sevgili Cahit ölüme hem de gayet tatlı bir dille çiçekler için mesela ölülerin sükunu diyor ne güzel bir tabir! "İnsanlar bilseydiniz ne bekler  Bir gün açmak için bu çiçekler;" Ne bekler sizce çiçekler açmak için sevgili okurlar, baharın gelmesini mi, dallarından koparılıp birine verilmeyi mi ya da bir ölünün mezarında yeşerebilmeyi mi? Şarkılar yarıda ne zaman kalır peki biliyor musunuz? Bahar gittiği ölüm geldiği zaman Cahit'cim için. Sadece ölüme değindiği mısralarında değil sevgilisine, sevdiğine seslendiği dizeleriyle de vurdu beni Cahit. Yanan alnımı elinin gölgesi soğutur, suya eğil bir bak senin güzelliğin benimse gençliğim orada diyor ve evlilik teklifi ediyor sanki şu cümleleriyle müthiş bir şirinlikte: "Yorgun başımı göğsünde emniyette bileyim;  Artık taslarımız ayrı çeşmelerden dolmasın." Evet benim tasımı da çesmemizden sen doldurucaksan :)) "Ne yardan geçilir, ne serden;  Korkuyoruum bu gecelerden." Bunu okuyunca geceden korkmak bile bana güzel geldi o söyledi diye sadece. Güzel memleketim için bile hissiyatını öyle bir içtenlikle dile getirmiş ki aşık olunası cidden yazacağım şu cümleler de: "Memleket isterim Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;" Olsun be Cahit'cim ölmek sonrası gibi kederli değil. Şehit haberlerinin duyulmadığı, aç ve üşüyen, başlarını sokacak bir evi bile olmayan insanların, mendil satan minik çocukların olmadığı, insanlar tarafından hayvanların eziyete maruz kalmadığı, ağaçların kesilmediği, kuşların gökyüzünde özgürce uçabildiği, fabrika dumanlarının gökyüzünü hiç kirletmediği, deniz sularının masmavi ve tertemiz kaldığı, çiçeklerin hiç solmadığı ve hasretin hiç olmadığı bir memleketimiz hatta dünyamız olsun, haklısın :)) Şiirleri aynı zamanda çok yalın sade ve anlaşılır şairimizin. Bu kadar basit cümleler bir araya gelince şiir olur mu derseniz olur en güzel tanımıyla Cahit'cimde. "Ne yapsam, gün doğmuyor gönlümce; ... ... ümitler sende ölüm" "Ne isterseniz benden Bilmem ki hatıralar" Hatıralar ne ister sahi insandan tutar yakasına da bırakmaz ya da öyle güzeldir ki insan onu düşünmeyi bırakmaz, bazen yumuşacık bir dokunuş yarı mutlu yarı hüzünlü, bazen sert ve acı bir çarpış yüreğe... "Alıştığımız bir şeydi yaşamak" Alışmak tehlikelidir, bırakamazsın öyle kolay alıştığın şeyi, ondan mıydı yaşamaya bu denli bağlılığın onu bırakamayışın ve bunu şiirlerinle bizlere yansıtışın Cahit'ciğim? "Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin! Desem ki... İnan bana sevgilim inan, ... Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. ... Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum." En çok bu şiiri sevdim galiba en çok bundaki cümlelerin altını çizdim zira. Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor diyor sevdiğine, denizlerin en mavisini sende izliyorum, çiçeklerin en solmazını senden kopardım diyor. Ben de ona diyorum ki mısraların en sıcağını sende hissettim, sevgilerin en bitmezini senden öğrendim Tarancı... "Aşkımı kuşlara sor sevgilim; Öleceğim günü kuşlar bilir." Sen ölsen bile aşkın ölmesin ama değil mi? Bak burada bizimle, kalbimizde :) "Şayet ölürsem, Helâlleşmeye vakit kalmadan,  Hatırdan çıkarmayın beni; Dünyaya benden selam olsun. Her nefes alıp verişiniz." Öldün, her daim hatrımızda olmasan da hatırdan da çıkmadın, dünyadan sana çok selam olsun, aldığım ve verdiğim her nefes şiirlerini okurken şaircim... "Güneşin batmak istemediği belli." Çok belli ama işte güneş batmadan olmaz insan ölmeden sonsuza kadar kalamaz, çiçek kurumazsa bir gün, atan kalp de durmazsa olmaz Cahit'ciğim zira her güzel şeyin bir sonu vardır, okuduğum şiirlerin gibi. Aşk nedir ona göre ay buluta girdiği gece en yanık türküleri söyletendir, yanmak da olsa onunla yaşar Cahit :) "Ben sevda çekerim, hepsinden beter" diyen de o "Senden uzak olduktan sonra. Nerde olsa yaşıyor insan;" diyen, "Sensiz doğan günü neyleyim" diyen de o. Sevgilisinin bir gülümsemesi dünyayı gözden çıkarmasına bedel imiş, o bir gülümsese dinecekmiş yağmur :) Bakın ne diyor "Sevmeğe geldim insanları, Gönlümle, elimle, kafamla sevmeğe;  Hesapsız, karşılıksız, Ayrılık gayrılık gözetmeden,  Gün gelip gidersem şayet, Öyle severekten gideceğim ki," Dedim ki ben de keşke herkes böyle içten ve çıkarsız sevse ve gidecekse şayet bir gün böyle güzel gidebilse.. Ölüm de bir şey varmış ki hayattan daha da güzel bunu diyordu rüyasında onu çağıran ölüler o ise "İstemem o dehşet gün gelip çatsın;  Bana kimseler anam kadar yanmaz,." diyordu. Haklıydı en çok anne yüreğiydi yanan gerisi elbet bir gün unuturdu. "Uyudun uyanamadın olacak. Kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?" Diye yazdığın bu satırlara verdiğim cevabı duyamayacaksın biliyorum ama 46 yaşında, Viyana'da uyudun sonra uyanamadın... :( Bir yolculuktayım şimdi uyuyacağım birazdan, sonra uyanabilecek miyim meçhul? Şimdi ben de diyeyim kimbilir nerde, nasıl kaç yaşında öleceğim diye... Belki sayılı saatler kaldı belki yıllar var daha ama teşekkür ederim sana bunu düşündürdüğün için bana bir kez daha şaircim. Son olarak şu mısralarınla bitirmek isterim incelememi sana dair "Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder. Dante gibi ortasındayız ömrün." 20'me girmeme sayılı günler kalmışken 15 yıl sonramı görür müyüm bilmem ama Cahit'ciğim bildiğim bir şey varsa "Hayat kısa, kuşlar uçuyor." der Cemal Süreya. Değerini bilelim yaşamanın nefes almanın, sevdilerimizin yanında olmanın, gökyüzünü görebilmenin, yıldızları izleyebilmenin güzelliğini ve hâlâ nefes alıyor olduğumuzun, kalbimizin her bir atımı ve yaşadığımız her an için şükredelim. En güzeli de şiirle kalalım. Şiir olalım hatta. Bir gün ölsek bile bir bulut olamasak da gökyüzüne, yağmur olup kalplere yağmış olalım yaşarken. Buraya kadar okuyan güzel kalbinize içten sevgilerimi yolluyorum. Çok yoruldum daha da yazamacağım. :)) Kitaba dair sevdiğim birçok mısranın yanısıra ısınamadığım mısralar da yok değil tabi :)) Hepinize bol şiirli geceler dilerim dostlarım
Otuzbeş Yaş
Otuzbeş YaşCahit Sıtkı Tarancı · Varlık Yayınları · 198211,5bin okunma
··
551 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Eminkolnikov okurunun profil resmi
Biliyorsun, şiir okumaktan nefret ederim. Ama Edip Cansever'den sonra Cahit Sıtkı'yı da severim. Üstelik Otuz Beş Yaş şiirini de okumayı deneyeceğim. Bu yüzden incelemenin karşıma çıkması iyi oldu. Güzel bir yemek olmuş, parmaklarına sağlık.
Bi kübb okurunun profil resmi
Sana da şiir okumayı sevdirmek isterim Ed :)) Senden bunu duymak sevindirdi beni. Umarım seversin şiirleri, teşekkür ediyorum değerli yorumun için şiirle kalman dileğimle 🌼
Gamze Ö. okurunun profil resmi
Alıntılarla konuştuktan sonra şimdi de inceleme yoluyla konuşmuşsun "Cahit'ciğinle"yüreğine sağlık.. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin Dizeleri beni özellikle çok etkiledi. En kısa zamanda okumaya çalışacağım Tarancı'yı. Şiirle kal:)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.