Herkese Merhaba.
Mustafa Kutlu. Yeni tanıdığım ve iyiki de tanıdığım bir yazar.
Ya Tahammül Ya Sefer kitabına gelecek olursak; bu kitabı gerçekten çok beğendim. Yazarın o kadar hoş ve sade bir anlatımı var ki insan kitabın atmosferine çok çabuk kapılıyor. Satırları okudukça kendimden bir şeyler bulduğumu hissettim bu kitapta.
Herkesin bir ideali, amacı, davası vardır(en azından olmalıdır) şu kısacık hayatta. İşte bu kitapta da davası ( "Bizim hareketimiz, mesuliyet hareketidir: Davamız hayata uymak değil, hayatımızı Hakk'a uydurmaktır.") olan insanların hikayesi anlatıyor. Hayatta karşılaşılan durumlar ve seçenekler bazı insanları, - davadan, idealden vazgeçmek pahasına da olsa da - çok farklı yönlere savurabiliyor. Ve malesef hayatta herkes kendi davasının peşinden gitmiyor. Kitapta bu konu o kadar güzel bir üslup ve kurgu ile anlatılıyor ki insanın bu eseri beğenmemesi gerçekten çok zor.
"Mazi daima mevcuttur. Kendimiz olarak yaşayabilmek için, onunla her an hesaplaşmaya ve anlaşmaya mecburuz."
Evet davasından vazgeçenler yeni hayatlarına bir şekilde devam ediyor ama maziden asla kaçamıyor çünkü her an pişmanlıkları ile yüzleşiyor.
"Ah bu rüzgâr, bu üşüten yalnızlık."
"Milli hayat mazinin derinliklerinden gelerek istikbale doğru akan bir nehir gibidir."
"Kısa süren hafif bir yer sarsıntısı gibi gelip geçti ölüm."
Buna benzer kitapta harika bir çok cümle gördüm ve elimden geldiğince paylaştım.
Ve bir ölüm - o son yolculuk - davasında olanları da davasından vazgeçenleri de belki de son kez buluşturdu.
Not:Okuduğum bu kitabı halk kütüphaneden ödünç almıştım ve 1983 basımı(belki de çoğunuzdan yaşça büyük) sarı sayfalı ve bazı satırları çizilmiş tarih kokan bir kitaptı. Okurken inanılmaz keyif aldım, çünkü ben eski kitapları çok seviyorum. Bu kitap kesinlikle benim de kütüphanemde olacak bir kitap. Ayrıca şunu da belirtmek isterim:Bu kitabı okuyup okumadığımı sorarak bu kitabı keşfetmemi sağlayan arkadaşa da burdan çok teşekkür ediyorum :)
Keyifli okumalar herkese :)