Azerbaycan, Rusya, Iran, Türkiye. Bu bölgelerin o zamanki durumunu çok güzel anlatmış. Balkan Savaşı yıllarında başlayıp I. Dünya Savaşı’na uzanıyor hikaye. Bu savaşta Anadolu insanlarının, vatanı için nice gençlerin, anaların, babaların çektikleri anlatılıyor. Muhacirlik ne zor şartlar altında gerçekleşmiş hepsini yaşatıyor. Diyor ki yine de, herşeyi olduğu haliyle anlatamıyorum. "Hiç bir alfabede "Z"den sonra harf yok çünkü." "Roman kahramanlarından Büyükhanımın gözleri bütün bu olup bitenleri, bu yüzme bilmeyip de azgın suya koşanları, keleğe binip de akıntılı suda bir başına kalanları, yavrusu kollarının arasından kayıp suya karışanları, suda bir batıp bir çıkıp sonra tümüyle yok olanları, bir zaman sonra şişmiş, morarmış bir ceset olarak yüze çıkanları, ya da bambaşka bir yerden kıyıya vuranları, ya da hiç bulunmayanları, bu çığlıkları, bu uğultuları bir bir görüyor. Kıyıya sağlam varanları ise bitlenmek yanında en hafifi... Sıtma, tifüs nice hastalıklarla boğuşuyor ya da can veriyorlar. Ama imanları sağlam. Bütün bu olaylardan sonra sağlam kalan cinnet geçirmiyorsa imanı sayesinde oluyor. En zor şartlarda dahi 5 vakit namazı aksatmıyorlar. Trabzon’da ve Tebriz’de doğup birbirlerine doğru yol alan iki hayatı anlatıyor yazar. Önce delice akan sonra durgunlaşan iki ırmak… Tebriz’in en büyük, en asil halı tüccarının deli fişek oğlu Settarhan ve Trabzonlu inci tanesi Zehra birbirleriyle kavuşana kadar aradan ne ırmaklar akıyor... Trabzonu şu sözlerle çok güzel ifade ediyor yazar. "Bazen yağmur bir hafta, iki hafta, bir ay, hatta kırk gün hiç kesilmeden yağar; çilesini, sağanağını, bardaktan boşanırcasına ardı ardına ekler, halden hale girer, hiç olmazsa sise bürünür iner. Sonunda sokak araları rutubet kokmaya, evlerin duvarları yosun tutmaya, yeşermeye başlar. Başımızı çıkarsak kapıdan, neredeyse burnumuzun ucuda yosun tutar" (Trabzon-Tebriz-Tiflis-Batum-İstanbul hattında geçen bir hikaye.)

Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202127,4bin okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nurdan Ernur