Valla nerden başlayacağımı bilmiyorum. Kitap bitti, elim böğrümde öylece kalakaldım. Başka bir zamanda, başka bir yerde ve başka şartlar altında tanışsalar birbirilerine deli gibi aşık olacak iki yüreğin hikâyesiydi bu, keşke zaman makinasına binip her şeyi ben değiştirebilsem dedim. İtiraf etmek gerekirse Töre adı altında yazılan kitapları pek sevmediğim su götürmez bir gerçek fakat bu kitap çok farklıydı inanın. Fırat bir ağa oğlu ve her şey nişanlısı Beril'in başka bir adamla kaçmasıyla değişiyor. Fırat ta aşiretin verdiği kararla ve üzerindeki baskılarla o adamın kardeşi Elif'i gelin getirmeye karar veriyor. Fakat işler hiç umulduğu şekilde ilerlemiyor. Fırat'ın Elif'e tecavüzü her şeyi yerle yeksan eyliyor. Sonrasını tahmin edersiniz; yıkılan hayaller ve yaşanan pişmanlıklar... Bir uyarıda bulunmak istiyorum! Kitap kesinlikle tecavüzü meşrulaştırma ya da hafifleştirme gibi unsurları barındırmıyor. Bu kitabı diğerleriyle karıştırmamanız konusunda şiddetle uyarıyorum. Bir yere kadar kitabın her sayfasında Fırat'ı aşağılık bir böcek gibi gördüğüm doğrudur, çünkü yazar bunu hissettirmeye çalıştı bence. Nasıl da kendime kılıf uyduruyorum değil mi? Öhöm öhöm... Neyse, konumuza dönelim. Teknik detaylarda boğulmak istemiyorum ama biraz da Güneş Hanımın kalemini irdelemek ve okumayanlara sevdirmek istiyorum. Kitap gereksiz detaylarla beni sıkmadı, kafamı karıştırmadı. Her iki tarafın ağzından yazılması ilk sayfalarda beni tedirgin etse de sonra ne kadar doğru bir karar olduğunu anladım. Gerçekten olayları her iki tarafın ağzından okumak harikaydı. Kitap harikaydı, sonu beni pek tatmin etmese de... Hüzünlenmek yoktu hesabımda. Uzun lafın kısası, gerçekten çok etkileyici bir kitaptı, bayıldım. Ama sonunda yaşadığım hayal kırıklığı için puan kırdım.

Şimdi BenimsinGüneş Demirel · Ephesus Yayınları · 2015977 okunma

·

38 görüntüleme

Sevgi

@Bircanella ·

25 Mart 2019 11:24

Yorumlarınız o kadar isabetli ki. Sanki ben bunları diyormuşum gibi hissettim.

Gülay Sena Dündar

@GulaySena ·

25 Mart 2019 12:54

Çok teşekkür ederim.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gülay Sena Dündar