Sizi rahatsız etmeye geldim derken çok doğru söylemiş Şeriati, adı üzerinde kitap tekrar tekrar aydının tanımını yaparak, ne olduğu ya da ne olmadığını pekiştiriyor. Aydının reform, rönesans avrupasında dine karşı ortaya çıktığını vurgulayarak bugün bizim aydın olarak adlandırdığımız kimselerin, çoğunun ancak entellektüel olabileceğini söylüyor. Aydın olmak için öncelikle bireyin kendisini tanıması ve sonrada bulunduğu coğrafyanın çağın gerekliliklerine hakim olması gerektiğini belirtiyor. Ve anladığım kadarıyla aydın muhalif bir kişilik yapısı olarak, topluma yol gösterin, gelişimin önündeki engelleri, kaldırmakla yükümlü bir kimse.
Yazar sömürgecilik ve emperyalizmi insanın önündeki gelişimini engelleyen setler olarak görüyor ve, ekonomik sınıf yapısının olduğu bir toplum içerisinde dinden kardeşlikten bahsedenleri ağır bir şekilde eleştiriyor.
Aydını ise belli bir kalıba sokmayarak bir çoban bir beden işçisi bir mühendis ya da herhangi bir insanın olabileceğini yeter ki kendini, toplumu, çağı doğru anlamlandırabilmesine bağlıyor.
Okunması gerektiğini düşündüğüm bir kitap.