Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

544 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 günde okudu
Tanrının Maskeleri bu kez Antik Mısır'ın derinliklerine iniyor.İlk ciltte insan kurban etme ritüelinin bu kez nasıl imgesel bir kavrama evrildiğini okuyoruz.Hindistan ve Mısır'ın tarihine, inancın benzerliklerine değinilmiştir.Ptah ve Şiva isimleri ile bildiğimiz iki yaratılış hikayesinin yaşam veren güçleri olarak karakteristik özellikleri irdelenmektedir. Arkeolojik çalışmaların firavun mezarlarını gün yüzüne çıkarması.Bu toplu mezarlarda firavunu defin işlemleri eşliğinde öldürülen veya firavunla beraber ölmeyi seçen insanların yeraltında büyük odalar oluşturduğu biliyoruz.Bu piramitlerin inanç uğruna yapılan en ihtişamlı insan yapımları arasında yerini almasını sağlamıştır.Şayet benim inancım da bu yöndedir. 18 Mart 1813 tarihinde bir İngiliz yüzbaşı tarafından şahit olunan; Hintli bir erkeğin ölümünden sonra genç eşinin de kocasının mezara girip canlı canlı gömülmesine razı geldiği ve olayın başından sonuna kadar ne kendisini ne de akrabalarının en ufak bir pişmanlık dahi gösterilmediği belirtilmiştir. Mitoloji tarihinin ilk anlamları ile değil daha derin kavramlara sahip olduğunu ve bunlar göz önüne alınarak araştırılması gerektiğine kanaat getiren bir görüş sunulmaktadır.Ancak tarihte görüyoruz ki her kültür ilk anlamları ile anlamlandırmaktadır. Yoganın düşünsel ve fiziksel olarak doğuşunu, Cayna dininin barındırdığı hayat ve canlılar ile ilgili bilgileri okumak ufuk açıcı.Özellikle Cayna dini akılları karıştırabilir.İçerdiği bilgiler dönemsel olarak ileri düzeyde.Bu bilgilerin tarihin derinliklerinden geldiğini, bilinmesini görmek akıllara 'teknolojik ve bilgi bakımından tarihinin topluluklarından daha ileri düzeye sahip toplulukların varolduğu ve açıklanamayan sebeplerle kaybolmasını' söyleyen teoriyi daha destekli kıldığını gösterebilir. Budizmin tüm mezheplerini hiçbir detayı atlamadan kavramların bir bütün olarak ele alınması, bizlere Hint inançları hakkında bilgi edinmemizi kolay bir üslupla aktarmıştır. Campbell eserin 3. Kısmında Çin mitolojisini ele almış.Yalnız tamamen kaynakları bir araya getirmektedir.Bu 4 ciltlik eser bir kıyaslama değil daha iyi bir yolla mitoloji tarihinin toplumlar üstündeki etkisini yaşamlarımızın her yönü ile bağlantılarını gözler önüne seriyor. Konfüçyüsçülük,Taoizm ve Çin ulusunun etkisi altına girdiği Budizmin tarihi hakkında detaylı bilgiler ile devam eden eserimiz.Konfüçyüsçülüğün uzun soluklu bir tarihi ve bu felsefik görüşün kitapları ve ibadethaneleri yakılıp yıkıldığından bugün ki öğretilerinin hangisinin gerçek hangisinin sahte olduğunu bilememektedir.Bu yüzden hepsi geçerli sayılmaktadır.Çin tarihide derinlemesine irdelenmiştir. Japon dinleri ve Budizmin etkisi altına girdiği tarihte yaşananları aktarmıştır.Eser 1968 yılında yayınlanmış ve içerisinde o tarihte Japonya'da varlığını sürdüren dinleri ve inanan insanların istatistik bilgileri verilmiş.Budizm etkisini hala sürdürmekte olduğu görülmektedir.Ancak azınlıkta olan taraftadır. Eserin son kısmında Tibet halkına Çin halkının inanç yüzünden yaptığı insanlığa aykırı davranışları aktarılmış.Okuyucu tarihin karanlık tarafı ile bağlantı kurunca dehşete düşüren bilgiler okuyabilir. Benim şahsi görüşüm insan eliyle icat edilen dinlerin insan elinde kana bulanmasıdır.İnanç uğruna dökülen kanın, yapılan katliamların insan türünün (içerisinde barınan tüm canlıları ile) dünyasını ateşe atmıştır ve atmaktadır.
Doğu Mitolojisi
Doğu MitolojisiJoseph Campbell · Islık Yayınları · 202066 okunma
·
175 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.