Hayır dostum, bu fildişi tenin altında kan akmıyor;
varoluş o kızıl çiyiyle, şakakların ve göğsün amberimsi saydamlığı altında birbirine karışan damar
ağlarını ve lifleri doldurmuyor. Şu nokta ürperiyor
ama şurası kıpırdamıyor; yaşamla ölüm her ayrıntıda savaşıyor: Şurada bir kadın var, şurada bir yontu, az ötede bir ceset. Senin yaratın tamamlanmamış. Sevgili yapıtına ruhunun ancak bir parçasını üfleyebilmişsin. Prometheus'un meşalesi ellerinde birkaç kez sönmüş ve tanrısal ateş, tablonun çoğu yerine değmemiş.