On yedi gün boyunca uyumayan bir kadının öyküsünü taşımış satırlarına Murakami. Bir gece, gördüğü karabasan ile ansızın uyanan uykusundan; ve çığlığı içine kaçmış bir halde uykuya gereksinim duymayan bir kadının öyküsü. Sayfalar aralandıkça o bildik, unutuşlarla dolmuş boşluk çekiveriyor içine okuyucuyu. Ardından kahramanla birlikte hatırlamaya koyuluyor yavaş yavaş.
Dün-bugün arasındaki çizgiyi her titreme ve kasılma ile şefaflaştırırken, gelecek belirsizleşiveriyor ve günlük hayatın tüm önemsiz ayrıntıları/ eğilimleri ile önemsiz hâle geliveriyor. Kapağı kapatırken kendinden başlayarak tüm evreni kitap sayfalarının hatıralarında canlandırmaya konuluyor kişi. Neler olduğunu bilemeyeceğimiz bir son ile birlikte birdenbire tüm öykü bizi uykusundan uyandırmak için peyda olmuş o karabasan görevine bürünüyor.