tarihsel olguda şaşırtıcı ya da korkutucu olan hiçbir şey yoktur.
Her koşulda gerçeğe duyduğumuz sevgiye, inanca ve bizzat kendisi büyük bir güç oluşturan ve o olmadan hiçbir düşüncenin mümkün olamayacağı mantık konusunda duyduğumuz tutkuya; adalet için duyduğumuz tutkuya ve insani olanın teorik ve pratik olarak hayvani olan her şey üzerinde galebe çalacağına ilişkin beslediğimiz sarsılmaz imana; ve sonuç olarak, inançlarımızı paylaşan az sayıda insanın karşılıklı olarak birbirine duyduğu güven ve verdiği desteğe; tüm bunlara sağlamca sarılmış olan bizler, kendisine dünyayı yöneten yasalar kadar doğal, gerekli ve değişmez bir toplumsal yasanın tezahürünü gördüğümüz bu tarihsel olgunun sonuçlarına, kendimizi bırakıyoruz.
Sayfa 22 - Öteki Yayınevi