Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

300 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
"Mahremiyetin gitti mi elden, sen de gitmelisin tez elden!" Diğer insanlardan uzakta tutulması gereken, gözden uzak tutulması gereken mahremler... Fakat mahrem hep orada. "Belki de en derin yaralarımızı gözlerden alıyoruz."  Romanda farklı, sıradışı şekilde yerleştirilen nazar sözlüğü. İnsana gözlerini sorgulatıyor resmen. "İnsan için canı neresinden acırsa kalbi orada atardı." "Kalbi gözlerinde atıyordu." cümleleri vurucu cümlelerdi. Hatırlamak, bayramlık elbiselerde leke bırakır. Oysa her şeyi unutmak kabildir. İyidir unutmak, göz temizliğidir. İnsan unutunca ve unuttukça, bir kedi gibi kendi kabahatinin üzerini örtebilir.  Tacize uğrayan küçük kız o sırada kendisini gören kediyi şahit olarak gördüğü için öldürüyor. "Bazen böyle birdenbire yaralanıveririz ama her yara iyileşir. Eninde sonunda kabuk bağlar, üstünü kapatır. Gözlerden saklanır çünkü hiçbir yara görülmek istemez yeter ki bu yara gözbebeklerinde çıkmasın. Çünkü eğer gözbebeklerin yaralanırsa, bir daha asla aynı gözle bakamazsın dünyaya. Baktığın her şeyin kötü yanını görmeye başlarsın. Saklı kalmış pislikler bile kaçmaz gözlerinden.    Bu mahrem kavramından uzaklaşıyor muyuz bilmiyorum. Sosyal medyada herkes nerede, kiminle, ne yapıyorum tarzında paylaşımlar yapsa da yine de büyük ölçüde mahrem kuytularımız, gizlerimiz korunuyor gibi.   Pedofiliye özendiriyor denilen sayfalara gelinince Zümrüt Apartmanı denilen kitabın aksine pedofiliye özendirmiyor.  Çocukluğunda yaşadığı bu travmadan sonra şişko karakteri ağzındaki kötü tattan kurtulmak için sürekli yemeye sarılıyor. Küçük yaşta tacize uğrayan karakterin hayatı boyunca üzerinden atamadığı kötü etkiyi anlatıyor. Pedofili kesinlikle özendirilmiyor. Aksine bunun bireyde ne kadar acı, derin etkiler olacağını kitapta anlatmış. Tek eleştirilmesi gereken şu olabilir. Çok cesurca anlatmış. Zümrüt Apartmanı kitabında zevk duyularak, sapıklık şeklinde pedofili var. Dediğin gibi burada ise özendirmek yok. Bireyde yıkım etkisi var hayat boyunca. Pedofili propagandası yapmıyor tam tersi pedofiliyi  eleştiriyor. Cinsel istismara uğrayan çocukların hayatlarının nasıl karartıldığından bahsediyor. Aşırı kilo alan, dışlanan, babaannesi tarafından aşırı baskılanan bir kızın kontrol edilemeyen yeme dürtüsünün altından çocukluğunda yaşadığı travma çıkıyor. Güzel ülkemde kimbilir nasıl susuluyor. Susulmamalı. Çocuklar uyurken susulur ölürken değil. Belki de cinsel istismara uğrayan çocuklar rüyalarında, hayatlarında her gün ölüyorlar. Ciddi şekilde rehabilite edilmelidir.  Kitap hakkında maalesef okuyamayanlar da bir sürü tepki verdi haklı olarak. Ama ülkemizin en büyük sorunu bu. Önce hedef gösteriliyor sonra vurun abalıya. Kimsenin kul hakkına girmeyin. Bir şahsı sevmeyebilirsiniz. Ama okuyup dinlemeden hemen eleştirmeye, öldürmeye yeltenmeyin. Yaptığınız her acımasız davranış hayatımızda aynı şekilde bizim karakterimize de olumsuz yansır. Kitabı okumadan aleyhte yazanların maalesef haksızlık ettiği eserdir. Zümrüt apartmanından farklı olarak pedofiliden zevk almak bir kenara, bir çocuğun hayatını nasıl mahvettiğini incelikle işlemiş, çocukken yaşatılan tacizlerin uzun süreli etkilerini çarpıcı bir şekilde dile getirmiş bir kitaptır. Yazara kitabı okumayanlar tarafından haksızlık yapılmaktadır. Belki çok kısa anlatıp geçmeliydi ama bu sefer etkiyi, travmayı veremeyebilirdi. "Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak" bu kitaba yapılan eleştirileri bu şekilde özetleyebilirim. Göz bebeklerimizin yaralanmaması ümidiyle...
Mahrem
MahremElif Şafak · Doğan Kitap · 20194,042 okunma
·
127 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.