''Sünbülî'' kelimesinin karşılığı şöyle veriliyor: ''Hafif bulutlu, yağmursuz, hoş ve serin hava.'' Bana öyle geliyor ki bugünkü Türkçemiz böyle içi dolgun ve nüanslı kelimeler bakımından çok fakir. Divan edebiyatı, altı yüz yıl, mahdut sayıdaki kelimeleri işleye işleye elmas gibi etrafa ışıklar serpen bir madde haline getirmişti. Bir ''meh'' , bir ''cânan'', bir ''rind'' kelimesinin zihinde uyandırdığı atmosferi bugünkü dil ile ifade etmemiz hemen hemen imkansız.