Belki de okuduğum en zor romanlardan biriydi. Kayıp Hayaller Kitabı isminden şekil almış. Hayal ile Gerçek arasında kalmış bir eser. Bir sinemadasınız, bir gerçekte, bir hayalde... Böylesine bir eseri anlatmak zor. Toptaş bunu betimlemelerle de süslemiş. Heba, Kuşlar Yasına Gider böyle değildi. Gölgesizler okuyup filmini izleyince anca çözmüştüm. Bunun da oturması için izlemek gerek.
Toplumun gerçeklerini bize sunmuş. Okuyanların yorumlarını incelediğimde de aynı fikirde olduğum birçok kişi var.
Bu roman hayal mi, gerçek mi?