Doğa bilimleri, çeşitli renk duyumlarını,
insanın ağtabakasının dışında, insanın dışında ve ondan bağımsız olarak varolan ışıkdalgalarının çeşitli uzunlukta oluşuyla
açıklarlar. işte materyalist anlayış budur:
madde, duyu örgenlerimiz üzerinde etki
yaparak duyumu meydana getirir. Duyum,
beyne, sinirlere, ağtabakaya vb., yani belirli birbiçimde örgenlenmiş maddeye bağlıdır.
Maddenin varlığı, duyumlara bağlı değildir.
Madde en başta gelir. Duyarlık, düşünme,
bilinç, belli bir biçimde örgenlenmiş maddeninen yüksek ürünleridirler. Genellikle materyalizmin ve özel olarak da Marks-Engels’in görüşleri bunlardır. Mach ve Avenarius, teorilerini, öznel idealizmi
“tekyanlılık”tan kurtararak, sözümona, ruhsalolanın ağtabakaya, sinirlere vb. bağımlı olduğuvarsayımım, ve fiziksel olanın insanorganizmasından bağımsız olduğuvarsayımını kabul ederek, “öğe” sözcüğüyle,gizlice materyalizm kaçakçılığı yapıyorlar.