Seri hakkında genel olarak yorum yapacağım. Öncelikle söylemek istediğim şey öhöm öhöm, ALLAH BELANI VERSİN HENRY. Üç kitap boyunca Kate’i gerçekten sevip sevmediğini anlamaya çalıştım!!! Aralarındaki her diyalog çok saçmaydı. Henry’in dengesiz tavırları, Kate’in ise salak oluşu da işe renk katmış(!). Birinci kitabın sonu fazla tahmin edilebilirdi ki, ben zaten psikopat katilimizin Calliope olduğunu birçok kişi gibi tahmin etmiştim. Ve bence Kate’in annesinin Diana çıkması da çok saçma olmuş. Kadın resmen, sırf büyük kızının yerine geçmesi için doğurmuş Kate’i. Eğer Kate testleri geçemeseydi, Diana bir daha onu arayıp sormayacaktı. Bu nedenle Diana’dan nefret ettim. Henry -Bay Hades- sözde herkesi düşündüğünü söyleyen, soğuk nevale, duygularını ifade edemeyen uyuz herifin tekiydi. Namı değer Afrodit’imize - Ava- gelirsek. Sanırım fondöteninini beynine kadar sürmüş, çünkü ben göremedim. İlk iki kitap boyunca bir kocası olduğunu hatırlamayan, aklı sürekli başka erkeklerde olan, boya küpü, tek umrunda olan elbiseleri olan arkadaş, ikinci kitabın sonunda kocası kaçırılınca en yakın arkadaşına ihanet eden bir gerizekalı. Kitapta en çok nefret ettiğim kişilerde ilk sırada kendisi. Calliope ise benim en çok hak verdiğim karakterlerden biri oldu. Diğer kitaplardaki birçok kötü karakter gibi Calliope’ de sevgisizlikten bu hale geldi, ve yine bedelini onu bu hale getiren insanlar ödedi. Ha birde salak kızımız Kate var. Her şeyi bildiğini sanan , hiçbir şey bilmediğinin farkında olmayan, fazlasıyla saf, insanların her türlü iğrenç davranışlarını affeden klasik masum kız tipi. Yani seri tam anlamıyla zaman kaybı. Son kitabı diğerlerine göre daha çok beğendim, çünkü en azından biraz aksiyon vardı ama seriye genel puanım 10/3