Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Sonra sinemada oturup öne eğiliyorlar heyecanla. War Correspondent (savaş muhabiri) adında vasat bir film izledikleri; her türlü çatışmanın altı bin mil uzağında, muhtemelen insanların savaşı hiç görmediği bir yerde çekilmiş. Film yalnızca yakışıklılığı, zekası, cesareti ve laf oyunlarıyla Nazi Almanyası'nın bütün güçlerini bozguna uğratan bir savaş muhabiriyle ilgili. Muhabir Gestapo'yu ve Alman ordusunu muma çeviriyor. Tam Flynn'lik. Peki, üstlerine bombalarla kurşunlar yağdırılan, göklerdeki düşmanları vuran, sonra da çorap yamayan bu kızlar, savaşın ne olduğunu bilmeyen bu dandik savaş filmini küçümsüyorlar mı? Aksine, koltuklarının kenarlarına tünemiş heyecanla izliyorlar. Gestapo'nun kıt beyinli adamları kahramana sessiz sessiz yaklaştığında kızlar çığlık çığlığa bağırıyor onu uyarmak için. Perdede gördükleri şey onlara bu akşamüstü yaşadıklarından daha gerçekçi geliyor. İyi, güzel ve gerçek olan tek kişilik bir Dunkirk Savaşı'ndan taranmış saçları ve tertemiz takım elbisesiyle çıkan bu kahraman.
Sayfa 77
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.