Geriye sadece Tokyo Montana Ekspress kaldı, bu üzücü. Brautigan serüvenim Talihsiz Kadın ile başladı, sevgim okuduğum her bir kitabı ile arttı. Bu kitabında da II. Dünya Savaşı sonlarında, küçük bir kasabada geçen bir çocukluğu okuyoruz. Brautigan her zamanki gibi kırılgan ve akla hayale gelmez. Sayfalar su gibi akıp gidiyor, bir çocuğun gözlerinden öğlen güneşi ve göl yüzeyi pasparlak, gazoz serinletici ve sinekler baş belası. İmgelemi öyle kuvvetli ki sizi nereye götürmek isterse oraya gidiyorsunuz. Daha çok sevdiğim kitapları oldu ama, Brautigan yine hayal kırıklığına uğratmadı.