Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

KADIN TARİHİNDEN NOTLAR 31 Ağustos 1900: İstanbul Fransız Ticaret Odası’nın aylık bülteninde Sivas ve kazalarda yaklaşık 10.000 dokuma tezgâhı olduğu, kadın işçilere 20 para ile 1 kuruş arasında ücret ödendiği belirtildi. 16 Haziran 1903: Müslüman Türk kadınları fabrikalarda işçi olarak çalışmaya başladı. Cibali Sigara Fabrikası’nda kadın işçilere sataşıldığına dair ele geçen bir belgede Fatma isimli bir kadının adı kanıt olarak gösterildi. 19 Aralık 1904: Çıkan bir kanunla yatılı Kız Sanayi Mektebi’ne gündüzlü öğrenci alınması esası getirildi. 24 Mart 1906: Müdürlüğünü Şefika Hanım’ın yaptığı Alem-i Nisvan Dergisi yayın hayatına başladı. Haftalık ve resimli çıkan dergi İsmail Gasprisnki’nin çıkardığı Tercüman Gazetesi’nin ilavesi olarak verilmekteydi. Derginin yazı işleri müdürü İsmail Gasprisnki’nin kızı Şefika Hanım‘dı. 21 Kasım 1907: Trabzon Rusumat Nezareti’ne yapılan bir ihbarla Trabzon Gümrüğü’nde kadınlar aracılığı ile kaçak eşya kaçırılmakta olduğu haberi verildi. İhbarda Hadide isimli Osmanlı vapurundan çıkan dört kadının üzerlerinde dört tabanca ile çok sayıda kurşun yakalandığı belirtiliyordu. Bu ihbar üzerine gümrüğe kadın kolcu atanmasına karar verildi. 26 Şubat 1908: Trabzon Gümrüğü’nden kadın kolcu atanmasına dair padişah iradesi çıktı. Aylık 250 kuruş maaşla gümrüğe kadın kolcu atandı. 13 Eylül 1908: Türk ve Ermeni kadınlar İttihat Cemiyet-i Hayriyesi kuruldu. 30 Kasım 1908: Hilal-i Ahmer Kadınlar Şubesi İstanbul Gülhane Seririyet Hastanesi’nde “Hilal-i Ahmer Hıdemat-ı Fahri Dersleri “adı ile dershane açtı. Eğitim için Asaf derviş Paşa ve Refik Münir Bey’in görevlendirildi. 2 Şubat 1909: Kastamonu İnas Rüşdiyesi’nden emekli olan Hafız Zeliha Hanım, Deveciler Camii’nde yapılan hafız toplantısında duadan sonra kürsüye çıktı ve 3.Ordu’daki askerlerin kışlık ihtiyaçlarını anlatarak yardım istedi. 7 Nisan 1909: Meclis-i Mebusan’da Tatil’i Eşgal Kanun Layihası görüşmeleri sırasında, Erzurum Temsilcisi Vartkes Efendi kadın işçilerin zor koşullar altında çalıştırılması ile ilgili şu konuşmayı yaptı:“Bazı yerlerde kadınlar bile çalışıyor. Hatta hamile oldukları vakit bile, erkekler gibi, on on iki saat çalışmak mecburiyetinde kalıyorlar. Çocuklarını evlerini terk ederek mütemadiyen çalışıyorlar.” 12 Nisan 1909: Beyazıt’ta Midhat Paşa’nın akrabası Cemal Bey’in himayesinde Ana Mektebi açıldı. Kurucularının arasında İsmet Haydar Hanım’ın bulunduğu mektepte ev idaresi, biçki-dikiş, sağlık, çocuk büyütme, aile muaşereti, alaturka ve alafranga müzik, edebiyat , beden eğitimi ve resim dersleri okutulmasına karar verildi. Ana Mektebi’nin asıl amacı “çocukları harap eden asıl analarından alıp yetiştirmek“idi. 7 yıllık eğitimden sonra başarılı olan öğrenciler bakanlık tarafından ödüllendiriliyordu. 18 Eylül 1909: Basında, sokakta açık saçık dolaşanların Dahiliye Nezareti tarafından takibata alınacaklarına dair haber çıktı. 11 Eylül 1911: Hükümetin gayrimüslim kızları bir aylık öğrenim için Avrupa’ya yollaması ve bu haktan Müslüman kızları yoksun bırakması basında şiddetle eleştirildi. Duygularını “Avrupa’ya Talebe İz’amı” başlıklı yazısında dile getiren Mehmet Hadi Bey:” İlim Çin’de olsa bile gidiniz diyen İslam’a rağmen, biz kızlarımızı değil Çin’e burnumuzun dibindeki Avrupa’ya bile yollayamıyoruz.” dedi. 28 Mart 1912: Hüseyin Kami, Zekâ Dergisi’ne yazdığı “Kadınlığın Mevkii” başlıklı yazısında kadın eğitimine ayrılan ödeneğin yeterli olmadığını belirtti ve konu hakkında şu bilgileri verdi: “Toplam 1.600.258.000 kuruş olan Osmanlı devlet vergilerinin %67’sini erkekler , %33’ünü kadınlar ödemektedir. Oysa resmi istatistiklere göre, hükümetin kız okullarına 1.328.600 kuruş, erkek okullarına 56.905.060 kuruş harcadığı anlaşılmıştır. Aradaki farkın ne kadar büyük olduğu ortadadır. “ 7 Nisan 1913: Malumat-ı Dahiliyye İstihlakı Kadınlar Cemiyeti kuruldu. Melek Hanım tarafından kurulan cemiyetin amacı kadınlar arasında yerli malı kullanımını teşvik etmek ve yerli üretimi yaymaktı. 9 Mayıs 1913: Fransız Telefon İdaresi’nde çalışmak üzere başvuran Bedra Osman ve dört arkadaşının, Fransızca ve Rumca bilmedikleri gerekçesi ile işe alınmamaları Kadınlar Dünyası Dergisi’nde şiddetle eleştirildi. Telefon idaresi bir süre sonra kendilerine hakaret edilmediklerini açıklayarak 7 kadın memuru işe aldı. İşe başlayan kadın memurlar:” Hamiyet Derviş, Bedia Şekip, Bedra Osman, Mediha Enver, Refika Mustafa, Semiha Hikmet ve Neziha Mustafa Hanımlar idi.” 12 Mayıs 1913: Emine Seher Ali Hanım Kadınlar Dünyası Dergisi’ne yazdığı “İş Görebiliriz” başlıklı yazısında, kadınların bir araya gelerek tasarruflarını birleştirmelerini ve bir iş sahibi olmalarını önerdi. 16 Haziran 1913: Kadınlar Dünyası’nın yazarlarından Atiye Şükran, ticaret yapmak için çok paraya gerek duyulmadığını belirterek kadınlara şu öneriyi yaptı: “250 mecidiye ile 10 kadın bir araya gelerek içlerinden birini reise seçebilir. Birinci defada 2’şer mecidiye verilebilir ve altı ay müddetle bu para toplanabilir.” Atiye Şükran örnek olarak kendisini gösteriyordu. Böyle bir şirkete sahip olduğunu ve matbaa işiyle uğraştığını da ilave ediyordu. 21 Şubat 1914: Üniversitelerin konferans salonlarında açılan hastabakıcılık kursları kadın basını tarafından desteklendi. Açılan kurslar saray tarafından da takdirle karşılandı. Hilal-i Ahmer Cemiyeti fahri başkanı Veliaht Yusuf İzzeddin Efendi, Kadırga hastabakıcılık kursunu bitirenlere diplomalarını bizzat kendisi vererek takdirlerini de bir konuşma ile dile getirdi. 6 Ağustos 1914: Biçki Yurdu ilk mezunlarını verdi. Darülfünun Konferans Salonu’nda düzenlenen bir törende diplomalarını alan terziler bir mankene 40 dakikada bir korsaj, bir etek ve bir manto dikerek hünerlerini sergilediler. Biçki yurdu Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-u Nisvan Cemiyeti tarafından İstanbul Çiftesaraylar Caddesi 21 numarada özellikle yoksul Türk kızlarına terzilik öğretmek amacıyla kurulmuştu. Yeni tekniklerle terziliğin öğretildiği dernekteki öğrencilere yardımcı olmak üzere Behire Hakkı Hanım dört biçki kitabı yayınlıyordu. Behire Hakkı Hanım hizmetlerinden dolayı Maarif ve Sanayi nazırları ve Ziraat Nazırı tarafından “Üçüncü rütbeden Maarif Nişanı “ile ödüllendirildi. 10 Mayıs 1915: İktisadiyat Dergisi’nde kadın işçi arandığına dair bir ilan yayınlandı. İlanda Beyazıt, Fatih, Beyoğlu ve İzmir belediyelerinde temizlik veya inşaat işlerinde çalışacak kadınlara 300 kuruş maaş verileceği belirtiliyordu. 11 Ocak 1918: Silah altına alınan erkeklerden boşalan ticaret sahasını doldurmak için kadınlardan oluşan yeni bir esnaf takımı “Bir Kadın Tüccarlar Pazarı” açıldı. Vakit Gazetesi verdiği haberde konu ile ilgili şu bilgileri verdi:” Bu kadınlar Mudanya-İzmir yoluyla İstanbul’a getirebildikleri eşyayı Galata Rıhtımının arkasında teşhir ederek, burasını bir pazar haline koymuşlar.” 8 Şubat 1918: Vakit Gazetesinde çıkan bir ilanda Kadınları Çalıştırma Cemiyeti tarafından İstanbul’da oluşturulan I. Kadın İşçi Taburu için 18-30 yaş arası güçlü, namuslu, kucakta taşınır çocuğu olmayan hanımlar alınacağı bildirildi. 5 Ekim 1918: Meclis-i Vükela kadınların tıp, dişçilik ve eczacılık öğrenimi yapmasına izin verdi. Karar 4 gün sonra Sıhhiye Nazırlığı’na bildirildi. Haber kadın basınında sevinç yarattı. 20 Kasım 1918 : Kadıköy kadınları adına gazetelere bir yazı gönderildi ve hükümet adına Meclis’te söylenen :‘ Yenik düştük, istediklerini yaparlar.’ sözü şiddetle eleştirildi. Yazıda: ‘ Milli haklarımızı ve ismetimizi muhafaza edecek hükümet ve erkek yoksa biz varız! ‘ denildi. 20 Şubat 1919: Osmanlı Sosyalist Partisi kuruldu. Kadın ve çocukların ağır işlerde ve gece çalıştırılmalarının yasaklanması, çalışma yaşının kız çocuklarda 16 olması maddeleri de tüzüklerinde yer aldı.
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.