Bu kitaba nasıl inceleme yazacağımı bilemedim.
Şu denebilir, birbirini tanımış, sonra uzaklaşmış, mektupla iletişim halinde olan insanların birbirlerine ( Jale'ye) yazdıkları mektuplarda süregelen bir entrikalar..
Ama bence kitap özeti şu:
1. Mektuplaştığınız (günümüzde mesajlaştığınız) birini asla tam tanıyamaz, yazdıklarının arkasındaki gerçekleri tam anlayamaz, içinizden geçeni tam aktaramazsınız.
2. Acıyarak ya da acındırarak aşk olmaz, Acıyarak aslında karşınızdakini kendi gözünüzde ezer, acındırarak karşınızdakinin merhametini sömürmüş olursunuz.
3. Herkesin iki yüzlü olduğu bir toplumda dürüst olmaya ne kadar devam edebilirsiniz?
Ahmet Arif'ın Leylim Leylim'deki mektuplarına atıf var mı sorusu akla gelir ve o kitabı okumadan bu okunmalı şeklinde fikirler dile gelebilir. Ancak, bence bir ilinti yok, varsa da keşke o kahramanın adı Ahmet olmasaydı demeden edemedim.
İyi okumalar dilerim.