Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

102 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Potansiyel İyilik / Kötülük Spoiler İçerir! ( Yine aynı yerdeyim )
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Bu kitap benim için gerçekten özel bir kitap. Her gün insanın içindeki potansiyel iyi ve kötüyü düşünüyorum. Bunlara neler sebep oluyor, çevresel faktörler mi tetikliyor, diye düşünüyorum. Yani insanlar nasıl iyi ya da kötü oluyor? Bu neye göre değişkenlik gösteriyor? Çok merak ettiğim ve üzerine sürekli olarak
Dr. Jekyll ve Mr. Hyde
Dr. Jekyll ve Mr. HydeRobert Louis Stevenson · Alfa Yayıncılık · 201820,1bin okunma
··
216 görüntüleme
Esra Bayar okurunun profil resmi
Okuduğum
Fildişi Kuyu
Fildişi Kuyu
kitabında Mary Shelley’in Frenkenstein Romanına Lacan’la Bakmak bölümünde;
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
kitabından, Victor Frenkenstein adlı bir doktorun yarattığı bir canavardan ve bu canavara verilen anlamlardan bahsediliyor. Birçok fikir var ama benim dikkatimi çeken ve sizin incelemenizle de alakası olabileceğini düşünüp söz etmek istediğim anlam şu ki: doktorun yarattığı bu canavarın aslında kendi ikinci benliği oluşu. Doktorun potansiyel iyiyi, canavarın potansiyel kötüyü temsil etmesi. Benliğini kabullenemeyişin başkasına mal edilmesine (yaratılan bir canavar) bir temsil gibi. Canavarı doktor kendisi yarattı. Yani iyi de kötü de kendimizde, içimizde. Ayrıca şu da dikkate değer ki doktor canavarı çirkin bularak onu yok etmeye çalıştı, onu kabullenemedi ancak canavarı yok etmek istediğinde kendisi de intihar etti. Bu demek oluyor ki ister iste ister isteme ya da ne kadar tarafını tutarsan tut potansiyel iyi ve kötü var olacak. Bu arada eserin bu anlattıklarımla pek bir alakası olmayabilir okumadım bende, sadece psikanalitik bakış perspektifinden bazı yorumlamalar yapılmıştı benim okuduğum kitapta, okumak isterseniz buradaki incelemelere bakabilirsiniz:
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Frankenstein Ya Da Modern Prometheus
Sorularınıza gelecek olursam.. Bende sorguluyorum dini görüşüm ya da toplumsal ahlak kuralları dediğimiz şey olmasa gerçekten böyle davranmaya devam eder miydim diye. Bu düşünce ister istemez oluyor yani. İnsan kötü bir şey yapmaktan, söylemekten alıkoyuyor kendini bazen. Evet ‘bazen’ dini görüş, yasa ya da kurallar alıkoyuyor bizi farklı konularda ama ‘her zaman’ bu yüzden iyi ya da kötü olmuyoruz bence. Yani içimizden gelen hisler de var. Vicdan mı desem, mizaç mı desem, fıtrat mı desem.. Dediğiniz gibi çevreden öğrendiğimiz şeyler de var ayrıca. Yani aslında her iyiliği ya da iyiyi, her kötülüğü ya da kötüyü cehennemden korktuğumuz için yapmıyoruz bence. Ve cehennemden korku bakış açısıyla bakmak da yanlış bir gelenek bence. Ya da cennete gideyim düşüncesiyle iyi olmak. Tanımadığımız şeyi sevmek ya da ondan korkmak.. O yüzden iyi ve kötü üzerine düşünmek beni insan nedir soruna götürmüştü, ben kimim sorusuna.. Ben kimim ve olmam gereken bir prototip mi var? Mükemmel olunmuyor, hata yapılıyor, iyi olunuyor bazen de kötü olunuyor, yuvarlanıp gidiliyor hayatta. Bazen iyi olduğumuzu düşündüğümüzde bile başka insanın algısından kötü gözükebiliyoruz. İyilik ve kötülük yaratılışımızdan verilen ve belki de dünyada ‘imtihan’ olarak söz ettiğimiz seçim özgürlüğümüzle yaptığımız seçimler. İrademizi kullanmak.. Kurtulmaya çalışmak bize zaman kaybettirebilir. Kendimizi olduğumuz gibi kabul edip (potansiyel iyi ve kötüyle), inancımız ve aklımızı kullanarak doğru olduğunu düşündüğümüz şeyi yapmak.. ancak gerçekliğe zarar vermeden yapmak. Ayrıca kötünün hiç olmaması gibi bir durum da imkansız gibi gözüküyor, öyle olsa ne iyi diye bir şeyin varlığından haberdar olurduk ne de insan olurduk. Her şey zıddıyla kaimdir derler. Bütünü, zıtlarla anlayabiliyoruz. Uzattıysam ve konudan çok saptıysam kusura bakmayın.. Her zaman söylerim yine söylemek isterim ki bu düşünceleri söylemem haklı olduğum anlamına gelmiyor, şu anki yaşım ve bakış açımdan çıkan yorumlamalar, öğrendikçe yaşadıklarımızdan fikirlerimiz de değişim gözlenebiliyor, zamanla değişebiliyoruz. Değişirsem, yeni düşüncelerle güncellerim söylediklerimi… (:
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Kesiştiğimiz bazı yerler var ama genel olarak ben halen incelemedeki gibi düşünüyorum. Korku kısmına gelirsek birisi bana ya da okuduğum bir yerde sevgi korkudan gelir gibi bir şey yer alıyordu ya da söylemişti. Hatırlamıyorum. Uzun uzun yazmıyorum çünkü incelemedeki gibi düşünüyorum. Ama fıtrat yorumunuzu düşüneceğim. Sizin dediğiniz gibi bir gün değiştirirsem incelemeyi de düzenlerim. Yorum için teşekkürler 😊
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Bu mükemmel bir detay. Çocukken fark etmemişim. Teşekkür ederim :)
Anna K. okurunun profil resmi
Ben de bunu sık sık düşünürüm. Bazen birine iyilik olsum diye yaptığımız bir davranış onun için çok farklı sonuçlar doğurabiliyor ve o kişiye göre aslında kötü bir davranışta bulunmuş oluyoruz. O yüzden galiba insanın koyduğu hukuk ne kadar iyi olsa da mutlak adaleti sağlayamıyor diye düşünüyorum. Yoksa Sabahattin Ali neden hapis yattı mesela, Nazım Hikmet neden hapis yattı, yahut Dantes veya Jean Valjan.. Beynim fokurdamaya başlıyor sonra vazgeçiyorum çok derine dalmaktan :)
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Adalet bambaşka bir olay. Benim merak ettiğim kısım kurallar olmadan da iyi ya da kötü olabilir miydik? Vicdan muhasebesine neye göre yapacaktık? Yarın tüm kurallar kalksa ve herşey serbest olsa dünyada kan gövdeyi götürür mü? Beni engelleyen nedir? Kurallarsa ben potansiyel kötü değil miyim? Buralar kafamı çok sık kurcalıyor
4 sonraki yanıtı göster
Tuba okurunun profil resmi
Potansiyel iyi ve potansiyel kötü. Bunlar insan olmamızı sağlayan duygular değil mi? Siz mutlak iyiliği istiyorsunuz anladığım kadarıyla lakin insana Mutlak iyilik atfedilemiştir aksi halde mutlak iyilik meleklerde mevcuttur. Bize verilmiş olan akıl ile karşımıza çıkan kötüyü ve iyiyi seçebilme yada doğru kararı alabilme iradesine göre iyimiyiz kötümüyüz öylece belli oluyor. İmam Gazali 'nin Ecel ve Kıyamet kitabında ayrıntılı olarak anlatılıyor. Dünyadan önceki yerimiz olan ruhlar alemi, dünya hayatı, berzah alemi , kıyamet ve ahiret. Gayet net bir şekilde anlatıyor üstat. Şeytan ise bizi kötülüğe götüren değil de içimizde bastırılmış olan kötülüğü açığa vuran bir varlık aslında. Nefs. Anlaşamadığımız en zor duygu. İşte bizim iyi kötü ayrımımız bu. Seçimlerimizdir bizleri iyi-kötü yapan. Kitaptaki doktorda bana DKB disosiyatif kimlik bozukluğunu anımsattı. İncelemeniz de ayrıntılı ve güzeldi.
Alper Yıldırım okurunun profil resmi
"İyi kimdir? Henüz eline kötülük yapma fırsatı geçmemiş kötü müdür?" izninizle cümleyi ileti olarak paylaşmak istiyorum
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
"İyi kimdir? Henüz eline kötülük yapma fırsatı geçmemiş potansiyel kötü müdür? " şeklinde güncelledim. Demek yazarken böyle yazmayı unutmuşum. Tabiki paylaşabilirsiniz
Alper Yıldırım okurunun profil resmi
Ayrıca inceleme çok düşündürücü olmuş, tebrikler
Sema okurunun profil resmi
Schopenhauer'un düşüncesi #80890928
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Haklı. Karşılıksız iyilik yapmaya, iyilerek ihtiyacımız var ama bunu nasıl yaparız pek bilmiyorum.
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
Bu kitap kadar beni düşündüren kitap görmedim. Her seferinde geri gelip aynı şeyi düşünüyorum. Beni ne dizginliyor tam olarak çözemiyorum
Bilal Günaydın okurunun profil resmi
İncelemelerimi tekrar paylaşmak pek huyum değildir ama bu kitap birkaç günde, ayda bir beni tekrar tekrar düşündürüyor. İncelemeyi de düzenlemiyorum çünkü halen fikrim değişmedi. Tartışacak birileri varsa diye tekrar paylaşıyorum. Fikirlerinizi merak ediyorum
Doğavekitap okurunun profil resmi
👏👍 Bu ilgi çekici ve merak uyandırıcı kısa romanı çok beğendim ve acizane yorumladım. #kitapseverlertakiplesiyor #dogavekitap #dogavekitapankara dogavekitap.wordpress.com/2023/07/21/dr-j...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.