Tecavüz, tecavüzcünün namussuzluğuyken, ona mağdurun namusunun lekelenmesi gibi akıldışı bir tanımlama yapmanın; hiç de öyle ilkel ahlak anlayışı gibi basit bir şeyde esas kaynağını açıklamayacağını... Tecavüz korkusunun kadınları dışsal alana açılmakta, sosyal ya da politik direnişte engellediğini; böylece kontrol altında tutulmalarını ve bir erkeğe muhtaçlık duymalarını sağlayan bir işlevi olduğunu... Tecavüzün düpedüz bir politik bir aygıt olarak kullanıldığını...