Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ev temeli olan bir temeldir. Evin temeli zamana ve mekâna tetabuk etmesidir. Evin bir yatırım aracı olarak telakki edildiği bir zamanda evden mülhem bir düşünsel zeminin yokluğu dolayısıyla düşünce de pazara düşecektir hâliyle. Sonra da pazardaki düşüncenin işgüzarlığıyla evin kâr getirici, kaliteli, sağlam, sıcak ya da müstakil olmasına vurgu yapılacaktır. Oysa sahih ve silsilesi sağlam bir düşüncenin üzerine inşa edildiği bir zemindir ev. İnsanın olduğu ve oldurduğu atölyedir. Kazılmış bir çukura tıka basa doldurulmuş heveslerin muhkem ve göz alıcı bir kalıba girmesi hiç değildir. ... Abdurrahman Arslan bir yerde “Ahlak insanın evidir.” diyordu. Tam tersini de söyleyebiliriz sanırım: Ev insanın ahlakıdır. Tasavvuf literatürüne başvurarak izah etmeye çalışırsak evin dört duvarı şeriatı; odalar ise sırasıyla tarikat, marifet ve hakikatidir. Hulasası ev insanın bihakkın tezahür, tebarüz ve tekâmül ettiği mekândır. İnsan varlığını ahlak denilen o evde sürdürür. Parçalanmış bir dille izah etmek gerekirse düşünmek ve inanmak da böylesi bir varlıkla mümkündür dememiz icap eder. Bilindiği gibi en kâmil hâlini Kınalızâde’nin Ahlâk-ı Alâî’sinde bulan ahlak geleneğimiz üç temel sacayağı üzerine inşa edilir. Bunun en mühimi tedbir’ül menzildir. Tedbir’ül menzil ev idaresi anlamına gelmektedir. Lakin hem zahir hem de bâtın anlamını mündemiçtir. Yani ev idaresi evin ekonomik ve idari yönetimiyle birlikte ailenin ahlakı ve terbiyesini de içermektedir. O hâlde ev ahlakın ve siyasetin ilk okuludur diyebiliriz. Selman Bayer,Sabah Ülkesi Dergisi,sayı.58
·
15 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.