Din gerçeğinin başlıca iki boyutu var: Biri inanca sahip çıkanlar tarafından şekillendiriliyor; diğeri toplum kurumlan tarafından. Hangi din sözkonusu olursa olsun inananlarla inananları yönlendirenler arasında bir ayrım yapılabiliyorsa, artık o dinin özünün boşalmış olduğunu ve ortada din adına bir aldatmacanın geçerli olduğunu söylemek imkân dahiline giriyor.