Uğursuzluk
Evhamlı bir teyze ve kocası muayene için polikliniğe girdiler. Henüz yerlerine oturmamışlardı ki: ÇAT! Monitör uçtu. Bilgisayar çalışmaya devam etse de ve kablolarla ne kadar oynansa da monitör açılmadı. Bunun üzerine teyze, "Eyvah, bizim uğursuzluğumuz görüyor musun" minvalinde "Evham FM" frekansına bağlandı. :)
"Niye senin uğursuzluğun olsun canım teyzem" dedim, "uğur ya da uğursuzluk diye bir şey yoktur. İlle bir şey düşüneceksek, niye şansıma doktorun yanında daha fazla kalma fırsatına kavuştum diye düşünmeyesin."
Teyze tabi durumu böyle görüp de yarım saat özel terapi kotaracak hâlde değildi. Üzerine çökmüş kara bulutların neredeyse gözle görüleceği mooduna bakılırsa, tespit ettiği uğursuzluğun günün geri kalanında kendisine daha neler getireceği endişeleriyle meşguldü.
Hayatta başımıza gelen iyi ya da kötü olaylar ekseriyetle mutlak iyi ya da kötü değildir, en azından bizim onları gördüğümüz gibi olmayabilir. O gün havaları soğutması, yan odadaki hastane personelini üşütmesi, elektrikli ısıtıcıyı fişe taktırıp iki polikliniğin birden monitörüne kısa devre yaptırması ve sevgili kuluna kendini daha iyi anlatabilmesi için vakit bahşetmeyi belki de murâd etmiş Allah'a ne diyebiliriz ki?
"Sizin için daha hayırlı olduğu halde bir şeyi sevmemeniz mümkündür. Sizin için daha kötü olduğu halde bir şeyi sevmeniz de mümkündür. Allah bilir, siz bilmezsiniz." diyor ayette.
O yüzden başa gelene ne lanetler etmeli ne de çok sevinmeli. Yolculuk vaktine dek Ortaköy'de çadır kurup çay demlemeli ;)
··
17 görüntüleme
:))) Bir kez daha anladım ki iletilerinizi sağlam kafayla okuyarak çok iyi ediyorum.
Bakışın değiştirdiği, ısrarla bakmayışın iyileştirdiği ne çok şey var...
Evham Fm. bizim buralardan da, yağ gibi çekiyor, gözünü sevdiğimin paraziti :)
"Bakışın değiştirdiği, ısrarla bakmayışın iyileştirdiği ne çok şey var." Budur. ;)
Evham FM, ülke çapında iyi çeken bir frekans maalesef :)
Olanın ya da olmayanın ardındaki hayrı görmek hayatı anlama ve insanın kendini bulma çabasında mucizevi bir erdem. Zira insanın başına ne gelirse gelsin asla çaresizliğe düşürmüyor. Biliyor ki her yaşananın ardında bir sebep var. Cüz'i iradenin sınırlarını bilmek ve külli iradenin farkına varabilmek Allah'ın bizden beklediği amellerin arasında. Gelin görün ki insan, yeterince kullanamadığı aklı ile her şeyi anlayacağı düşüncesinde!
Tembelliğe bahane, hatalara kılıf, boşvermişliğe yol olmadıkça bu bakış açısı ancak fayda getirir. Teşekkürler güzel katkınız için.
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.