Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Nihal ATSIZ'ın İslam'a Bakışı
. "Atsız, kriz geçirmişti. Ben başucundaydım. Kendisine Yasin okumaya başladım bitirdim. Bana dedi ki: Oku oku iyi geliyor, oku. Tekrar okudum. Ben ikinci defa okurken, ruhunu teslim etti." Atsız şamanist miydi? / Yavuz Bülent Bakiler SIRRI Yüksel Cebeci'nin bir yazısı, bazı kafaları karıştırdı. Cebeci'ye göre Nihal Atsız ile Alparslan Türkeş'in arasının açılması, Atsız'ın, Türk'ün milli dini olarak şamanizmi kabul etmesinden doğdu. Atsız'ın şamanizmi karşısında Türkeş İslam'ı benimsiyordu. Bana telefon açanlar ve "Atsız şamanist miydi, Müslüman mıydı" diye soranlar da oldu. Bir yazımda da belirttiğim gibi ben Turancı'yım. 1950 yılında Turancı oldum. O zaman ortaokulun son sınıfındaydım. Biz Türkiye'de 25 milyonduk. Babamın söylediğine göre, milli sınırlarımızın dışında da 75 milyon Türk vardı. Birleştik mi 100 milyon nüfuslu bir büyük ülke olurduk. Önümüzde kimseler duramazdı. O yıllarda, içerideki Türkler ile dışardaki Türkler'i birleştirmek, bana göre bir bakraçtaki yarım suyu kaldırıp öteki bakraçtaki beş on avuç suyun üstüne boşaltmak gibi kolay bir işti. Fakat, devletimizi sevk ve idare edenler, bunu neden yapmıyorlardı? Her gece, başımı yastığa bu düşüncelerle koyuyordum. Babam, hemen hemen bütün Türkçü ve İslamcı dergilerin abonesiydi. Evimize, Büyükdoğu, Ehli Sünnet, Sebilürreşat, İslam dergileri de giriyordu. Orkun, Tanrı Dağı, Kızılelma, Serdengeçti dergileri de. Orkun'un ilk sayısı 1950 yılının 6 Ekim'inde çıktı. Haftalık Orkun'un fiyatı 25 kuruştu. Başyazarı Atsız'dı. Sahibi ve Neşriyat Müdürü: İsmet Tümtürk! Ben Orkun'u, dolayısiyle Atsız'ı, 1950 yılından itibaren okumaya başladım. Atsız'ın ilk yazısı, Türkçülük başlığını taşıyordu. Ülküsüz millet devrilir ATSIZ diyordu ki: - Türkçülük bir ülküdür. Ülküler, milletlerin manevi gıdasıdır. Ülküsüz milletlerin en talihlisi, nihayet silik ve sönük kalmaya mahkumdur. Mazisi olmayan, yahut olup da unutan, milli ülküsü bulunmayan milletler devriliyor. Atsız'ı, 1950 yılından beri okuyorum. Benim fikir ve gönül gergefimde, ondan kalan silinmez nakışlar var. Atsız'a bağlılığım, sevgim ve saygım kat'iyen eksilmez. Tecelliye bakınız, Orhun ilk defa Edirne'de çıktı. Orkun İstanbul'da 1950 yılında doğdu ve 68 sayı devam etti. Orkun üçüncü defa Ankara'da basıldı. Şimdi İstanbul'da Altan Deliorman'ın başkanlığında çıkıyor. Orkun'u Ankara'da kayınpederim İsmail Hakkı Yılanlıoğlu hayata geçirdi. Yılanlıoğlu, Atsız'ın çok yakın arkadaşlarındandı. Derginin yazı işleri müdürü Atsız'ın kardeşi Necdet Sancar'dı. Sonra bu görevi Zekeriya Kürşad üzerine aldı. Sonra da Galib Erdem. 1963 yılında Atsız, Ankara'ya gelmişti. Dergi için Necdet Sançar beyin evinde bir toplantı yapıldı. Orada Atsız bana dedi ki: - Orkun'un yazıişleri müdürü sen olmalısın! Başüstüne dedim ve kendisine sordum: - Efendim dergiye dini konularda yazılmış yazılar da koyacak mıyız? Bir saniye bile beklemeden cevap verdi: - Elbette koyacağız! Dinsiz millet olur mu? Yalnız bu konuda dikkat etmemiz gereken çok önemli bir husus var. Orkun mızraklı ilmihal kitabına girecek türden yazılarla çıkmamalı. Namaz nasıl kılınır, oruç nasıl tutulur, abdest nasıl alınır gibi yazılar, Orkun'da yer almamalı. O tür yazıları yayınlayan pekçok dergi var. Biz İslam'ın dinamizmini, ilme, âlime, aileye, düşünceye, vatan sevgisine verdiği önemi anlatan yazılara ağırlık vermeliyiz. İslam'ı güzel, Müslüman Türk'ü örnek göstermeliyiz... Bana geçenlerde Refet Körüklü, anlattı: Şamanizm din değil! - PROF. Dr. İbrahim Kafesoğlu'nun Eski Türk Dini isimli bir kitabı çıkmıştı. Atsız'a sordum. Kitap size geldi mi diye... Cevap vermişti: - Gelmedi ama eli kulağındadır, bugün yarın gelir. Yahu, Şamanizm nasıl bir din olur? Her dinin bir kitabı, bir de peygamberi vardır. Var mı Şamanizm'in kitabı, var mı Şamanizm'in bir peygamberi? Yok! Şamanizm bir din değildir! Yine Refet Körüklü anlattı: - Atsız hastaydı. Kalbinden rahatsızdı. Muzaffer Eriş ile yanındaydık, kendisine Yasin okumaya başladım! Yasin Suresi'ni okudukça Oku, oku! dedi iyi geliyor. Atsız Şamanist olsa böyle der miydi... Kayınpederim Yılanlıoğlu, İslam konusunda çok titiz bir adamdı. Atsız'ın din dışı bir davranışını görse mutlaka itiraz eder, bana da söylerdi. Atsız da, karakter bakımından kalem gibi dosdoğru ve çok cesur bir dava adamıydı. Kimsenin Atatürk'e ağız açamadığı yıllarda Atatürk'ün hazırlattığı 4 ciltlik Tarih kitabını tenkit eden bir korkusuz yürekti. Atsız Şamanist olsa, bunu önce kendisi söyler, Sırrı Yüksel Cebeci'ye söz bırakmazdı.
Yavuz Bülent Bakiler
Yavuz Bülent Bakiler
.
··
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.