Emile Durkheim, toplumsal yapının ahlak üzerine kurulu olduğunu savunmaktadır. Ona göre ahlaki değerler zamana göre değişkenlik gösterdiğinden zamanla toplumların yapısının değişmesi de normal karşılanmalıdır. Durkheim toplumları incelemenin yolunun sosyal olguları “şey”ler olarak ele almaktan geçtiğini savunmaktadır. Bu yolla sosyal olgulara pozitivist açıdan yaklaşarak sosyolojik problemlere tanı koyulabilir ve yine aynı yolla çözümler ortaya koyabiliriz. Durkheim toplumları yeniden inşa etmek iddiasında bulunmaz. Bunun yerine toplum mühendisliği yaparak problem oluşan kesime müdahale edilebileceğini söyler.
Durkheim, toplumu bir organizmaya benzetir. Böylece üzerinde çalışılabilecek nesnel bir hale getirdiği toplumu pozitivist gözle inceler ve hastalıklarını bulur. Ona göre toplumsal dayanışma ve uyum toplumun sağlığı açısından çok önemidir ve bu nedenle bireyler toplumsallaştırılmalıdır. Bu sayede toplumsal uyumun gerçekleşmesi ve toplumsal bozulmaların engellenmesi sağlanır.