Galaksimizin haritası bile çizilmemiş ücra
bir köşesinde, pek fazla bilinmeyen Baƨ
Sarmalı kolunda gözden ırak, küçük, sarı bir
güneş vardır. Bu güneşin yörüngesinde, aşağı
yukarı doksan iki milyon mil uzaklıkta, pek
göze batmayan yeşil-mavi bir gezegen vardır.
Bu gezegende yaşayan maymundan türemiş yaşam biçimleri o kadar ilkeldirler ki dijital
saatlerin çok parlak bir buluş olduğunu
düşünürler. Hâlâ bu gezegenin şöyle bir derdi
vardır (ya da daha doğrusu vardı): üzerinde
yaşayanların büyük bir bölümü yaşamlarının
büyük bir bölümünde mutsuzdular. Bu
soruna birçok çözüm önerildi, fakat
çözümlerin çoğu küçük yeşil kağıt parçalarının
hareketlerine ilişkindi. Bu da çok saçmaydı
çünkü eninde sonunda mutsuz olan küçük
kağıt parçaları değildi. Böylece sorun varlığını
sürdürdü; insanların çoğu rahatsızdı, birçoğu
da sefil, dijitalsaati olanlar bile.