Kendi yaşantılarımın ve gelişim evrelerimin Tolstoy'un hayatıyla benzerlik göstermesi, ona özel sevgi hissetmeme sebep olmuştur. Bu üçleme hiç de yabancı değil benim için. Öyle ki, büyükannenin üniversite sınavı öncesi vefatının zihinde şimşekler çaktırması, ani sinir patlamaları, olmadık kişilere duyulan aşklar, sosyal hayatta ve aile ilişkilerindeki başarısızlık, mal mülkten duyduğu rahatsızlık, çocuklukta doğmuş adalet ve eşitlik duygusu, kendi özel hayatımla yakından ilgili konular.
Üçlemenin en çok İlkgençlik kitabını sevdim, düşüncelerin yeni filizlendiği dönemler. Gençlik'te ise büyümüş olmanın verdiği depresif mutluluk var ve felsefeye İlkgençlik'e göre daha az yer verilmiş. Yazarın psikolojik gözlemleri oldukça gerçekçi, 10 yaşında, 14 yaşında bir çocuğun tepkileri, hayalleri, düşünceleri oldukça başarılı yansıtılmış.
Tolstoy'u yakından tanımanız için okumanızı tavsiye ederim.
Askerlik anılarından edindiği tecrübelere dayanarak yazdığı Kafkas Tutsağı bir sonraki kitabım olacak.