Aynalarda gördüğün güzellik rüyadır, kanma!Değerini O’nun nazarında ara. Başka bakışlar çaresiz. Kıymetini O’na görünmekte ara. Başka görenler insafsız. Yüzünü O’nun veçhine çevir. Başka teveccühler vefasız.
*
Sana değer vermeyen ellerde bırakma ellerini. Seni değerlendiremeyen gözlere satma gözlerini. Sözüne değmeyen kulaklara bırakma sesini.
*
Sen sınana kadar, sınanıp da kaybedeni kınama. Kınayanın kınamayı daha çok hak ettiği günahlar vardır kınayanlar içinde.
*
Rüyayı rüya diye bildiğin ölçüde uyanırsın, yeni uyanışlara varırsın.
*
Yokluğuna sen razı iken, senin yokluğuna razı olmayan Rabbindir. Kimseler yolunu gözlemezken “İlle de sen!” diye varlığında ısrar eden Rabbindir.
*
Sorarak kazmazsan gerçeğin arazisini sana hasat yok. Sor ki aklın tarla olsun. Merak et ki akıl toprağın alt üst olsun.
*
Bir cana kıymak, bütün canları can eden iradeye karşı koymak gibidir. Birini istemeyen binini istemez demektir.
*
Var olan herkes Var eden’in dilemesiyle vardır. Var olan’a itiraz, aslında Var eden’e itirazdır.
*
Gıybet, seni içinden zor çıkacağın, belki de hiç çıkamayacağın “gâyâbe”lere (kuyulara), derinliklere gömer.
*
Yusuf düşmedi kuyuya… Kardeşleri düştü elbet. Yusuf’un ardı sıra kalplerini ittiler kuyuya.. Yitirdiler bütün yokuşlarını düz edecek doğruluklarını. Yüzüstü bıraktılar kendilerini düştüğü yerden kaldıracak vicdanlarını.
*
Özü sözünden geri kaldı mı insanın, sahteleşir. Sözü özünden gelmeyince, sözü, “kalp” para olur, geçersizleşir.
*
Kardeşine kuyu kazıp da masum kalacağını sanmaktan daha derin bir kuyu var mı?
*
Kuyuya atılan tüm Yusuflar bilsin ki, Allah kimin kimi kuyuya attığını biliyor. Allah’ın bildiğini bilmemenin kuyusu öyle derin ki, çokları bir ömür orada uyuyor.
*
Ağlayışın yalansa, bir gün yalandan ağlayışına da ağlar mısın? Gözyaşının sahiciliğini de gözden düşürmüşsen, sahiden dökeceğin bir gözyaşı daha bulabilecek misin?
*
Sonsuz sevdaların yurdunu, geçici heveslere işgal ettirme. Rabbinin muhabbetine ayrılmış kalp evine başkalarını oturtma.
*
Bulduğuna kanma. Gördüğüne yaslanma. Ötesini ara!
*
Yalan söyleyenlerin kaybı, söylediklerinin yalan olması değildir sadece, doğruyu söylüyor olduklarında da “yalan söyleyen” sanılmalarıdır.
*
Kalıbını koyduğun yerde kalbin de yoksa “insan” olarak orada değilsin.
*
Ne zamanki her bir günahı, Rabbinin sana sunduğu evrende, Rabbinin sana ihsan ettiği bedenle, Rabbinin sana verdiği zaman içinde, Rabbinin sana lutfettiği güç ve iktidarla yaptığını fark edersin, o zaman, sana bunca iyilik edene hıyanet ettiğini görüp sahiden utanır, gerçekten çekinmeye başlarsın.
*
Görmelerin hepsi, görünenin aslını görünceye kadar rüyadır.
*
Gördüğüne aldandın. Rüyadasın. Bulduğunla kaldın. Uykudasın.
*
Sen gölgelere kansan bile, gölgeler kalmaz sana.
*
Esef ki; garanti edilmiş rızkın için telaştayken, garanti edilmemiş akıbetin için telaşsızsın.
*
Aynalarda gördüğün güzellik rüyadır, kanma!
*
Cennette, sevdiklerinle, sevenlerinle, sevildiğini bilerek, sevdiğini severek ebedî rehin alınacak olan sensin.