Bugün modern kapitalizmin aşağı yukarı 150 yıllık bilançosunun ortaya çıkardığı şey, ilerleme vaadinin gizlediği yapısal eşitsizlik ve tarihsel açmaz gerçeğidir.
Gelecek artık gelmiştir ve hiç de vaat edildiği gibi görünmemektedir. Hikâyenin sonuna
geldiğimiz hâlde, hiç kimse muradınaermemiş, hiç kimse de sonsuza dek mutlu yaşayacağa benzemiyorsa, istediğimiz dünyayı kurmak için beklememize gerek yok demektir. Başka bir dünya kurmak içinse, mevcut sosyo-ekonomik paradigma tarafından şekillendirilen ve alternatif bir dünyaya dair sosyolojik tahayyülümüzü dahi ön-belirleyen verili kavram ve kategorilerin dışında mücadele olanakları bulmak gerekmektedir.