Gönderi

240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
"Çünkü her sanat, fikirle ve hayalle başlar. Sanatçı olarak Ihtiandr'ın yaratıcısı Aleksandr Romanoviç Belyaev bir öncü olmuştur" İlk sayfasından son sayfasına kadar büyük bir zevkle okudum. Kitabın dili sizi hiç yormuyor. Gayet sade ve akıcı bir anlatıma sahip. Kimileri için bir "Deniz Şeytanı" kimileri için ise bir "Deniz Tanrısı" olan İhtiandr(Balık adam)'ın hikayesini okuyoruz. Buenos Aires'te balıkçıların korktuğu bir Deniz şeytanı efsanesi dönmektedir. İhtiandr ise düşünülenin tam aksine denizin dibinde kendi halinde ve gerektiğinde hem hayvanlara hem insanlara yardım eder. Denizanası teknesine sahip Zurita bir gün Ihtihandr'la karşılaşır. Elindeki deniz kabuğunu fark ettikten sonra onu yakalayıp, evcilleştirip inci toplamaya zorlamak ister. Zurtia karekteri insan zalimliğini, aç gözlüğünü ve bitmek bilmeyen doyumsuzluğunu anlatan bir sembol gibiydi. İçinde çok az da olsa aşk var. Zaten Ihtiandr'ın yakalanması bir nevi Gutierrez' e olan duyguları da diyebiliriz. Dr. Salvator yani Ihtiandr'ın deyimiyle "baba" kitapta az yer verilse de mahkemedeki soğuk kanlı duruşu, konuşma savunması ve sonunda Ihtiandr'la olan konuşması ile kesinlikle kalıcı ve unutulmaz oldu benim için. Ve İhtiandr. Ne söylesem bilemiyorum. Bedeni büyük ruhu küçük Balık Adam, çok az şey bilip aslında çok şey bilen Balık Adam. Her ne kadar sonu belirsiz olan kitapları sevmesem de bence bu tam "Su Adamı" kitabına yakışır bir son oldu. Ama gene de kendimi düşünmekten alıkoyamıyorum. Acaba şu an nerede? Ihtiandr'a acaba ne oldu? Varacağı yere ulaştı mı? Gibi soruları kendime uzun bir süre soracağım sanırım. Kitap gerçekten çok güzeldi.
Su Adamı
Su AdamıAleksandr Belyaev · İthaki Yayınları · 20173,544 okunma
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.