Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

158 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Birbirinden bağımsız da okuyabileceğiniz yirmi hikayeden oluşan eser, hikayelerin birbirine eklemlenmesi ile anlam zenginliğine kavuşuyor. Kentin sokakları gibi, içinde yaşayan insanların hayatlarının da birbirlerine değdiği, hem yaşayanların, hem gelip geçenlerin, zıt ve benzer duygularla tamamlandıkları bir coğrafya. Bahsi geçen isimler, meslekler, okura bir dönemi işaret etse de, eserin net bir zaman mefhumu bulunmuyor. Hüzün ve ölüm, ayrılık ve hasret temasıyla işlenen omurga, mevcut eksiklerini ve bağıntılarını, kitabın en uzun hikayesi “Dilber Makbule” ile tamamlıyor. Yazar bu hikayede, anlatıcılığından el çekip, sözü Dilber’e bıraktığında, o ana dek anlatılmış tüm karakterler ve hikayeler, acılarından iç içe geçiyor, Neredeyse hemen hemen her hikayenin özünde farklı bir formla karşımıza çıkan “aşk”, Dilber’in anlatıcılığında, karanlığıyla “keder olup yağıyor”. Kitabın ismini gören herkes gibi ben de, Sur Kentinden nereyi ya da neyi kastettiğini düşündüm, tıpkı zaman gibi, yerde de bir netlik yok, fakat; aşınıp yok olan şehir, tükenip ölen insan kurgusu, “Sur” kelimesini her iki anlamda da kullandığına işaret. (Sur=Kader). Metnin genelinde (başka tarifi olmadığından bu klişeyi kullanıyorum) tam manasıyla şiirsel bir anlatım var. Dil esnek ve etkileyici, benzetmeler gönül okşayıcı. Ayçil şiirlerini okuyup kendimden bir şey bulamamıştım, hikayeleriyle kalbime buyur ettim. Tavsiye listeme çok severek aldım.
Sur Kenti Hikayeleri
Sur Kenti HikayeleriAli Ayçil · Dergah Yayınları · 20181,147 okunma
·
216 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.