Politik bir alegori ile işlenen bu yegane eser hem bir başyapıt hem de kültlük mertebesine yakışacak romanlardan biri bana göre..
Georgi Vladimov, bize bir köpeğin gözlerini veriyor.O gözlerle, Gulag bölmelerinde adımlar atıyoruz.Acımasızlığı, geri dönüşsüzlüğü, adaletsizlik ve riyakarlığı görüyoruz. Başka bir köpekte değil; insan’da.
Gulag’daki yaşantı ve uygulamalara yabancı olmayan Vladimov, annesinden miras aldığı hazin hatıralar ile kalemini birleştirir; beklentiler ve itaatlerin gölgesinde içselleştirilen iktidarı ve bunun öznenin inşasında yarattığı büyük boşlukları simgesel anlatımla birleştirip Sadık Ruslan’ı kaleme alır. Türkçede ilk kez yayımlanan Sadık Ruslan, üzerine hayli konuşulacak kitaplardan.Okunmanızı tavsiye ederim...