Merhabalar! Kitabın ilk sayfalarında doğru düzgün elime alamamıştım kitabı, ama zaman bulduktan sonra bir gün boyunca elimden düşürmedim ve kitabı bitirdim.
Kitapta çok bilmiş iki kardeşimiz var, Scout ve Jem adında, ve ikisi de gerçekten büyümüş de küçülmüş gibiydiler. Konuşma şekilleri ve düşünce tarzlarına bayıldım gerçekten. Yeri geldi güldüm yeri geldi şaşırdım. Bir de Atticus diye avukat bir babamız var ve karakterine aşık oldum. Zaman dilimine göre gelecekten geldiğini düşündüğüm anlar oldu. Gerçekten açık görüşlü ve mantıklı bir karakter.
Yıl 1935 iken ırkçılığın nasıl ön planda olduğunu ve alttan alttan ırkçılıkla bağlantılı bir davada Atticus’un, ‘suçlu’ gösterilen siyahi bir adamı savunması ile geçiyor roman diyebiliriz. Kitap gerekten çok sevimli ama gerçekleri konusunda üzücüydü.
Yıl 2020 ama 1935’den ırkçılık ve ayrımcılık konusunda pek bir değişim görülmeyişi beni üzdü. Hala siyah/beyaz, Kürt/Türk, kadın/erkek, heteroseksüel/homoseksüel diyerek insanları gruplara ayırıyoruz, çok üzücü..
Kitap bence okunması ve kalıbının içinde neler olduğunun öğrenilmesi gereken bir kitap. Okumalısınız!! Okuyun ve eleştiriler yapalım beraber!!
İyi Okumalar!
Sevgilerimle Luna.. (●’◡’●)ノ