Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Eski bi kitapçının kapısındasın.Rutubet kokusu ve sarı ışık karşılıyor seni.Daha önceki gelişinde sana Kinyas ve Kayra' yı tavsiye etmiş çalışanla tekrar karşılaşıyorsun ismini düşünüyorsun hatırlamıyorsun. Adamın yüzünde yalandan bir gülümseme, tanımaya çalışıyo... 'ne kitapmış ya şu Kinyas ve Kayra bayıldım teşekkürler' diyerek yardımcı oluyorsun.Rahatlıyor adam, bu seferki gülümseme bir öncekinden daha samimi daha gerçek daha kendini beğenmiş... 'hmmm hatırladım' diyor. Önce Kinyas ve Kayra sonra Hakan Günday kritiği yapıyorsun kısa bir süre, çalışan, bir saniye diyip karşıdaki yeni kitapların olduğu rafa giderken içeri giren bir kadın İlber Ortaylı'nın yeni kitabını soruyor.Kandının bir elinde deri eldiven var diğeri çıplak. Çıplak eliyle konuşmasına anlamlar katmaya çalışıyor.Çalışan, kadını kitabın olduğu rafa yönlendirirken kadından geldiğini tahmin ettiğim çiçek kokusu seni yıllar öncesine ait bir zamana götürüyor.Bir an. Annen karşında, yüzünü yüzünün hizasına getirmek için çömelmiş, yüzü yağlı parlıyor.Okul bahçesindesin, öğrenciler içeri, sınıflarına giriyorlar.Annen elindeki açmayı beslenme çantana koyarken 'akşam ben gelmicem' diyor 'meral teyzen alıcak seni.' İlyas! adamın adı ilyas, hatırlıyosun. Meral teyze, sürekli sarımsak kokan kadın.Annenin yakın arkadaşı. 'Üzülme, yarın ben alıcam, söz!' diyo annen,' hadi sarıl anneye' diyor koyu kırmızı dudaklar,sarılıyorsun, çiçek kokusu. Öğrenciler sınıflarına girmiş tek sen varsın bahçede, bir de arkasını dönüp giden bir kadın.Çiçek kokusu giderek uzaklaşıyor, uzaklaşıyor, uzaklaşıyor...Göğsünde bir ağırlık. Omuzuna dokunan el hızlıca çıkarıyor seni okul bahçesinden, çiçek kokusunu tekrar geri getiriyor.İlyas, elinde bir kitap, sana bakıyor, bunu tavsiye ederim diyor, belli ki senin ismini hatırlamıyor meseli bir hitap.Küçük bir kitap tanıtımı yapıyor.Kitabı eline alıyorsun, sarı, gri bir zemin üzerinde Salvador Dali tablolarındaki gibi sadece ilgili olanların anlayabileceği bir resim, sayfa sayısı epey az .Elinde Dostoyevski'nin Suç ve Cezası olan adam 'ilginç bir kitaptır' diyor 'etkileyicidir, bakma sayfa sayısının az oluşuna.' Çiçek kokusunu artık alamıyorsun, muhtemelen tek elinde eldiven olan kadın gitmiş.Kitap hakkında yorum yapan adama bakıyorsun, çok bilmiş, ukala bir sırıtma dudaklarını kulaklarına yaklaştırmış 'Aylak Adamı okudun mu?' diye soruyor evet derken bu sefer karnında bir ağırlık hissediyorsun... Gözlerini açıyorsun gördüğün resim yukarıdan aşağıya doğru büyüyor.Yatak odandasın. Karşındaki komodinin üstündeki fosforlu akrep ve yelkovan saati üç eliyi gösteriyor.Sağında çocuğunun sıcaklığı .Sağ dirseği göğsünde, sağ dizi karnında yüzü koyun yatıyor.Yüzünün sağı sana dönük.Kulaklarında MFÖ nün Güllerin İçinden şarkısı ve kulaklıkların sebep olduğu hafif bir sızlama.Elinden kaymış gitmiş telefonda epub tan Uyuyan Adamın yetmiş üçüncü sayfası aydınlatıyor yorganı.Tekrar karşındaki resim küçülmeye başlıyor,küçülüyor, küçülüyor.Enson hatırladığın görüntü karanlığa direnen akrep ve yelkovan.Önce karanlık sonra göz alıcı bir parlaklığın içindesin.Seni isteğin yere, istediğin zaman ulaştıracak, herkesi görüp duyup, kimsenin seni görmeyeceği duyamıyacağı yerdesin.En özgür en ulaşılmaz olduğun yerde... İş yerindesin. Tüm makineler çalışıyor, gürültü patırtı çok işler birikmiş umrunda değil.Sen oturmuş 1000k da inceleme yazıyorsun...
Uyuyan Adam
Uyuyan AdamGeorges Perec · Metis Yayınları · 20134,105 okunma
··
71 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.