Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Beni daha ne kadar bu yıkıntının altında tutacaksınız. Söz veriyorum, artık dağdan hiç söz etmeyeceğim. Yeter ki dışarıya çıkayım, sevgili doktorumu bir kez olsun göreyim. Volkanlar patlıyor içimde, lavları akıyor her yana... her yer kusmukla doldu! Hayır!.. Bir bataklık yaratmışlar. Beni zorla orada tutuyorlar ! Ama bataklık her şeyi kendisine, balçığa dönüştürür. Hayır! İstemiyorum! Bana bir lokma sevgi verir misiniz? Hüznü su yapıp içtikten sonra yemeliyim onu. Belki ruhumun açlığını doyurunca dans edebilirim! Zar tutuyorsunuz zar!.. Hahhah haa!.. Safları sıklaştıralım aziz ve muhterem din kardeşlerim. Birbirimize ne kadar yaklaşırsak içimizdeki kokuları onca az duyarız. Doktor! Sevgili doktorum! Konuşmak istiyorum! Ne kadar arsızım, ne çok şey istiyorum, değil mi? Konuşmayı, çalışmayı, eğlenmeyi, insanların acılarını paylaşmayı, yoklukları varlığa dönüştürmeyi istiyorum! Dans etmeyi istiyorum, DANS! Şarkı da söylemeliyim dans ederken !.. Sevgili doktorum, Bak, ellerimde karanfiller, Gözlerimde menekşeler açtı, Beynimdeyse güller, Topla onları sevgili doktorum. Dağın, denizin, Acının, buhranın, sıkıntının, Açlığın, tutsaklığın, budalalığın, Yani DAĞ’IN, yani YAŞAMIN YÜKÜNÜ, Paylaş benimle SEVGİLİ DOKTORUM!
Sayfa 216 - Telos Yayınevi / Bir Akıl Hastanesinin Hatıra Defteri / Hazırlayan: Cemal DindarKitabı okudu
··
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.