Eveet şimdi neresinden başlasam bu kitabın diye düşünürken yine bir yer bulamıyorum :) Bu eseri övgüler üzerine büyük bir merakla aldım ve ikinci denememde kitabı bitirebildim. Birincisinde başarısız olmamın sebebi çabuk pes etmemdi. Ancak ikincisinde pes etmedim, bitireceğim mutlaka bir şey olmalı bu kitapta, bu kadar övgü nedendir diye diye son sayfasına kadar geldim. Sonra kitabı kapadım ve usulca kitaplığa koydum :)
Bu eserde yazar bir ergenin yaşadığı birkaç gününü anlatıyor. Bu arkadaşımız gerçekten tam bir ergen, sürekli bir şeylere isyan ediyor, kimseye ayak uyduramıyor, boyundan büyük laflar ediyor. Ayrıca anlatımı günlük konuşma dilinde, kestirmelerden ve argolardan oluşuyor.
Düşünüyorum da edebiyat ve söz sanatlarına dair herhangi bir şey içermiyor. Olayların aktarımı süslemeli değil. Yani Kafka gibi dolambaçlı bir dil daha mı iyi diye soruyorum kendime, sonra evet diyor bir ses. Alışık olunanın dışında bir dil seçimi var. Belki de bu romanda insanlardan sıkılan, toplumdan bıkmış, yetişkinlerin davranışlarını kabul etmekte zorlanan, arada kalmış bir gencin psiko analizini düşünmemiz ve buna bağlı ailesel ve toplumsal sorumsuzlukları görmemiz gerek ama bu kadar zorlamayla da olmuyor maalesef :)
Ama merak ettiğim bir şey var o da bu yazarın başka eserleri de mi aynı şekilde. Bir gün cesaret edersem eğer onlardan bir (1) tanesine daha başlayabilirim.
Okuyup değerlendiriniz efenim :)