Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

300 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı okuyan insan, insan olmanın bilincine varacaktır. Kitaptan öğrendiklerim: ❆ Çocuklukta yaşadıklarımız ve nasıl bir ailede doğup büyüdüğümüz bizi şekillendirir. ❆ En iyi anne baba bile çocuğuna zarar verir. ❆ Zayıf olan korunmaya ihtiyacı olan anne değil; çocuktur. ❆ Çocuklarımız doğrulmayı bizden talep etmediler bu yüzden onların üzerinde hak iddia etmemiz, onlar bize ait bir nesneymiş gibi davranmamız son derece yanlıştır. ❆ Çocuk gerekli ve yeterli bir sevgi ve onay ihtiyacı bekler ve bunu sağlayamayacaksanız ve çocuğun ihtiyaçlarını anlayamayacaksanız çocuğa eziyet edip onu suçlu görmenin bir anlamı yoktur. Her gün ''ben senin annenim anneye karşı gelinmez'' ''sus bakim annenden daha mı iyi bileceksin'' veya ''Allah'ın cezası'' Bunları bir yetişkine bile söyleyemezken nasıl olur da en savunmasız varlığa yani çocuğa bunları söyleyebiliriz. Çocuk mu yalvardı sana ''beni doğur anne'' diye? Çocuk kendi isteği dışında dünyaya geldi. ❆ Toplumda saygı itaatle eşdeğer görülüyor. Ancak fikrini doğru bulmadığımız ve yapılmasından hoşlanmadığımız bir şeyi sırf anne ye saygı duymak için yapmak (annenin sözünden çıkmak saygısızlıktır!) itaatten başka bir şey değildir. Bizler çocuklara itaati öğrettiğimizde her gün gerçekleşen cinayetlere, istismarlara, uyuşturuculara, tecavüzlere hayır diyemeyen bir nesil yetiştirmiş oluyoruz. ❆ Çocuğun kararlarına ve fikirlerine saygı duymak,ilgiyle ve şefkatle, yargılamadan yaklaşmak gerekiyor. Çocuğu bir fikrinden veya yaptıklarından dolayı eleştirdiğimiz her gün, çocuk bizden uzaklaşır ve yarın bir gün birisi ona tacizde bulunduğunda da susar. Suçu kendinde arar ve eleştirilmekten korkar. ❆ Çocuk ayrı bir bireydir. Çocuğun hem bedenine hem düşüncelerine hem kararlarına saygı duyarak ve onun ''ayrı bir birey'' olma durumunu kabul etmemiz gerekir. Çocuğun rızası olmayan hiçbir şeyi çocuğa yapmaya hakkımız yok diğer insanlara yapmaya hakkımız olmadığı gibi. ❆ Şu anki eğitim sistemi sanıldığı gibi masum değil. Eleştirel düşünmeyi yok eden, soru sorarken bile ''öğretmenim soru sorabilir miyim'' diyerek söz aldığımız bir ortam bizi itaate zorlar. Gerçek eğitim soru sorabilir miyim demeden sormak, çocuğun kendi düşüncelerini aktarabileceği, yargılanmadan dinlenip soru sorabileceği bir ortam oluşturmaktır. Gerçek eğitim çocuk dahil olursa olur. Özetle hiyerarşi olmadan çocuğu ayrı bir birey olarak kabul etmek (ötekeleştirmeden ve ailenin bir parçası olarak) ve saygı duymak gerekir. Nihan Kaya'nın youtube kanalındaki İyi Aile Yoktur'u Neden Yazdım? videosundan da yola çıkarak kısa bir özet de geçmek istiyorum. İçimizdeki anne baba içimizdeki çocuğa öfkeli diyor Nihan Kaya. Kaş çatmak, olumsuz bir his çocuğa, özellikle ilk yıllarda gösterilmemeli. Herkes kaçınılmaz olarak hata yapabilir ancak bunu ''hata olarak'' kabul etmek ve çocuktan kaynaklanmadığını anlamak gerekir. Annelik ve babalık bir tabudur. Bu tabudan dolayı anne ve babayı savunduğumuz her durumda olan çocuğa oluyor. Çocuklarımıza anne ve babamıza gösterdiğimiz gibi saygı göstermeliyiz. Çocuğumuzu eleştirdiğimiz veya tahammül edemediğimiz şeyler kendimizde tahammül edemediğimiz şeylerdir aslında. Bu çocukla ilgili değil kendimizle ilgilidir bu yüzden çocuğa bağırmayı onu suçlamayı onu dövmeyi kendimizde hak iddia edemeyiz. Çocukların da bizler gibi duyguları ve düşünceleri var. Çocuğa yapılan her türlü şiddet fiziksel veya psikolojik, küçük veya büyük olmaksızın, niyeti iyi veya kötü olmaksızın, sonucuna bakılmaksızın suçtur. Çocuklar normal bir insanın bunlara maruz kalacağı acıdan 5 kat daha fazla acı duyarlar ve daha çok etkilenirler. Bunun farkına var ve çocuğun istismarına sessiz kalma! (youtube.com/watch?v=vsfgjEi...)
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186bin okunma
·
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.