Romanda 2. Dünya Savaşı sonrası Berlin'i paylaşan müttefiklerin Sovyet hatlarına sızmak için yürüttükleri gerçek bir operasyon, kurgusal kişilikler ile anlatılıyor. Yazar bu çerçevede galip ve mağrur devletlerin birbirlerine ve yenilmiş bir ülkenin vatandaşlarına bakış açılarını, çevirdikleri dolapları çok iyi aktarmış. Yabancı bir ülkede üstlerinin kendilerinden beklentilerini yerine getirmeye çalışan acemi bir teknisyen olan kahramanımız ise hem işini hem de tasvip edilmeyen ilişkisini- bir Alman kadınla çıkıyor- büyük bir gizlilik içinde yürütmeye çalışırken yaşadığı ikilem, kuşkuları, söyleyemedikleri ve başına gelen sorunlara bulduğu çözüm yolu, kitabı etkileyici kılıyor.