Nejat İşler'in kendi hayatını sohbet tadında, samimi bir dille anlattığı bu kitabı çok sevdim ben. İşler'i çok sevdiğim için, belki fazla objektif bir yorum yapamayacağım, söylemeden geçmeyeyim . Kaybedenler Kulübü'nden Tuncel Kurtiz'e, Kanlı 1 Mayıs'tan Gezi'ye, Barda'dan Emrah Serbes'e kadar hayatında yer edinmiş bir çok anısını öyle abartısız paylaşmış ki okuyucusuyla, sıkılmadan bir çırpıda okunuyor. Özellikle çocukluk ve tezgah anılarını büyük bir keyifle, kocaman bir tebessümle okudum. Aynı zamanda mizahi yanı da epey güçlü İşler'in. Sesli sesli güldüğüm epey anı yer alıyor kitabında. Yalnız çok etliye sütlüye dokunmadan, üstü kapalı anlatarak geçiştirdiği yerler de olmamış değil... Onu da okuyucuyu sıkmak istemediğine yoruyorum . Bir masada karşılıklı oturarak sohbet ediyormuşçasına deneyimlerini okumak çok hoşuma gitti benim.. Okunmaya değer bir anlatı anlayacağınız . Alıntılar: Vatan dediğimiz şey sevdiğimizdir. Sevginin de sınırı, pasaportu olmaz. Zaman nefes almakla geçen günler değil, birinin aklında olmakla ilgili biraz... Hayatın kronometresini sen değil, senin yanındaki tutar. Mekânların ruhunu insanlar belirliyor gibi gelir bana hep. Şahane bir yerde rahatım kaçar bazen, bazen de boktan gözüken bir yerde mükemmel hissederim kendimi. İyi insanlara salak muamelesi yapmayı bıraktığın an iyi insan olacaksın, bu da sana yeter. Yalnız kalmakla ilgili bir sorunum yok. Sadece nefesini sevdiğim birinin yakınlarda olması beni rahatlatır. Şimdiye kadar bana yol gösterenlerden öğrendiğim en önemli şeyi paylaşayım: Hayat kısa, sanat uzun, zaman geçirme, zamanını değerlendir, hayatının anlamı olsun.

Gerçek Hesap Bu!Nejat İşler · Can Yayınları · 20232,364 okunma

·

2 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İrfan Yusuf İlter