Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Gençlik ve çocukluk dönemlerinizde Ankarada daha çok seküler bir hayat sürdürülüyordu herhâlde. Türkiyede belli şehirler, meselâ Ankara, Istanbul, Zonguldak, Sinop, Samsun son derece sekülerdi. Trabzon arada bir yerde. Rize Trabzondan, Giresun da Ordudan daha dindardı. Son derece dinin baskın olduğu bölge batı Anadoluydu. Manisa, Afyon, Aydın, Denizli, Antalya, Çanakkalenin iç kesimleri ve Bursa bayağı muhâfazakâr yörelerdi. Bunca sert tedbir alınmasına rağmen tam tesettürlü, ağır tesettürlü, baştan ayağa karaçarşaf altındaki kadınlara burada rastlardınız. Gelişmelere en açık görünen orta Anadoluydu. Nevşehir, Kırşehir taraflarında hatırısayılır bir Bektaşî nüfus vardı. Konya da ağır Müslümandı, Orta Anadoludan farklı bir yapıya sâhipti. Ankara o hafif tertipler arasındaydı. Büyük ihtimâlle Mustafa Kemâl’in orayı başşehir seçmesinin sebebi de bundandı. Erzurum, Van, Urfa, Batman ile Siirt de dindardı; Diyarbakır, Mardin pek öyle değildi. Bu Kürtlerlemi ilgili? Tam bir şey söyleyemesem de, Kürtler çok sıkı, salt Müslümandı. Türklük, Türkcülük veya Kürtcülük gibi ükirler varmıydı, bilmiyorum, en azından ben, bunlarla rastlaşmadım. Büyüklerime kulak misâfıri olduğumda şunu gördüm: Şeyh Said ve Dersim başkaldırmaları da Kürtcü değildi.
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.