Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Annem doğurduğu biz çocuklarını ikaz gayesiyle "beddua etme" anlamına gelmek üzere "intizâr etme" derdi. Bana da söylenince bu söz, sözlüğe baktım ve intizâr karşlığınının bekleyiş olduğunu gördüm. İnsanlar ne dediklerini bilmeden mi konuşuyorlardı? Farz edelim ki, öyle. Öyle idiyse bile benim arayışlar çağımda şiir murat edilenin beyan edilene eklemlenmesinde bulunmaz fırsatı sunar durumdaydı. Şiir bir imkândı. Annemin intizâr kelimesini niçin kullandığının sırrını çözemiyordum. O günlerde Türkçenin mü'minlere mahsus bir lisan olduğunu benim anlayabilmem imkânsızdı. Anlayan biri olduğu intibaı edinseydim onun peşine düşeceğim kesindi. Tanzimat sonrasında Türkçe konuştuğu zehabına kapılan herkes dipsiz bir kuyuya atılmakla kalmamış, bunların hepsi düşmenin tadıyla iştigali zevk edinmişti. Hâsılı kelâm: Annem çocuklarına intizâr etmeyin derken muhatabınızın veya hasmınızın başına kötü bir şeyin gelmesini beklemeyin, zira sizlerin mü'minlerden, duası kabul olunan zevattan biri olma ihtimaliniz vardır demiş oluyordu.
Sayfa 54 - TİYO, 2. BaskıKitabı okudu
··
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.