Cebeci İstasyonu’nda bir akşam üstü
Bir başka türlüydü bu insanlar,
Sen bir başka türlüydün.
Gözlerin yine öyle bir bilinmez renkteydi.
Gözlerin gözlerimde erimekteydi.
Bir mermer heykel gibi yanımda duruyordun
Beni bırakma diyordun.
Meyhane sarhoşları gibi sırılsıklam
Bir yalnızlık duyuyorduk
Ağlıyordun... ağlıyordun...
..
Şimdi seni düşünüyorum Cebeci yollarında
Rüzgârlar esiyor, serin.
Paramparça düşmüş gönül ufkuma
İki yıldız gibi gözlerin.
Gel ey ciğerime saplanan hançer!
Gel ey yüreğime oturmuş kurşun.
Göçmen kuşlar gibi çook uzaklardan,
Gel artık ne olursun...