Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Cervantes 15471616 yılları arasında yaşamış bir yazar. Çok fakir bir aileden. Babası gezici bir doktor, eczacı. Yedi çocuktan biri. Doğru dürüst eğitimi yok. Ama hayatının bir devresinde, Madrid’de çok şanslı çünkü Hoye de Hoyos diye Erasmus’un öğrencisi olan birinin öğrencisi oluyor. Hatta sonradan Lopez de Hoyos’un asistanı olarak, lisede zannediyorum, ders veriyor. 1569’da İtalya’ya, Roma’ya gidiyor: Rönesans’ın beşiği, sanatın beşiği Roma’ya. Fakat orada, 1570’te II. Selim Kıbrıs’ı ele geçirince Papa bir haçlı seferi çağrısı yapıyor ve Cervantes de bu çağrıya kapılıp İnebahtı Savaşı’na katılıyor, 1571’de. Orada sol elinden sakatlanıyor. Hayatı boyunca sol eli sakat, sol elini kullanamadığını söyler. Köle olarak Cezayir’e satılıyor ve 1575’ten 1580’e kadar tutsak oluyor. İnebahtı Savaşı’ndan sonra. En son tutsaklığı da Hasan Paşa’nın elinde. Tam o, Cervantes’i, bu köleyi İstanbul’a getirecekken fidye parası yetişip, kurtuluyor. Hep şey diye düşünmüşümdür, “acaba Orhan Pamuk’un Beyaz Kale’si, eğer Hasan Paşa Cervantes’i İstanbul’a getirseydi ne olurdu?” diye. Bir küçük devam mıdır bu tarihi epizoda. 1582-87 arasında yazarlığı deniyor. Oyunlar yazıyor. Çok oyun yazıyor fakat bunlar kayıp, elimizde değil. Yalnız iki tanesi var. Pek de başarılı olmuyor galiba. Arkadan pastoral roman yazıyor, La Galatea (1585) diye. O da çok ses getirmiyor ve büyük bir yazar olmaktan ümidini kestiği için memuriyete giriyor. Oldukça da para sıkıntısı var ve bazı yolsuzluklar yüzünden üç kere hapse giriyor ama yolsuzluk da şöyle bir şey: Mesela bir arkadaşı geliyor, kasadan para istiyor, “bunu işleteceğim, sonra iade edeceğim, 15 gün içinde, faizini de paylaşırız” falan diye. Tam o sırada da yakalanıyor. Ve 1600’de memuriyet hayatı bitiyor. Belki de isabet oluyor çünkü Don Quijote’nin birinci cildi 1605’te çıkıyor. 1600-1605 arasında hep Don Quijote üzerinde çalıştığını zannediyoruz ve 58 yaşında o zaman. Ve düşünün ki o zamana kadar yazar olmayı kafasına koymuş ve pek de adını duyuramamış bir yazar bir gecede meşhur oluyor ve Don Quijote önce İspanya’da ondan sonra bütün Avrupa’da en çok okunan, en çok dile çevrilen kitap. 1615’te Don Quijote’nin ikinci cildini yazıyor. Aslında pek niyeti yok da, ikinci cildi yazmaya, o kadar çok taklitleri dolaşıyor ki ortalıkta, Don Quijote’nin devamı diye. Bir tanesi de onu çok sinirlendiriyor. Avelenada diye birisi, tam kim olduğunu bilmiyor, Avelenada diye birisi, takma isim midir? Sahiden böyle biri var mıydı, bilinmiyor. Fakat oldukça yetenekli bir yazar. Don Quijote’nin devamı budur ve okuyunca göreceksiniz ki o ahlaken düşük, yaşlı, sakat adamın yaptığından da daha iyi bir şey yaptım, diye de bir önsöz yazınca sinirlenip, Don Quijote’nin ikinci kısmını yazıyor. Ama biz ikisini bir kitap olarak okuyoruz.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.