İki ay önce Vüs'at O.Bener'in Buzul Çağının Virüsü kitabını elime aldığımda dehşete düşmüştüm.Hem büyüleyici hem anlaşılmaz gelmişti.Dümdüz okuyup bırakabilirdim kitabı ama son yıllarda okumalarımın niteliği değişti.Metni kazıyıp alt metinlere varabilmeyi önemsiyorum.Ahmet Hamdi Tanpınar'da Handan İnci'yi kendime yol gösterici olarak seçmiştim.Vüs'at O.Bener'de ise okumalarıma Reyhan Tutumlu'nun Yaşamasız Yazabilmek Vüs'at O.Bener'in Yapıtlarına Anlatıbilimsel Bir Yaklaşım kitabı eşlik edecek.Buzul Çağının Virüsü kitabından önce, hikâyelerini okumaya karar verdim ama dün elime Manzumeler kitabı geçince şöyle bir karıştırayım dedim, bir de baktım bitirmişim.
Kitap arka kapağında Vüs'at O.Bener'in ısrarla Manzumeler'i şiir sınıfına sokmadığı belirtilmiş.Vardır bir bildiği.
Orçun Türkay'ın resimlediği Manzumeler Vüs'at O. Bener'in dünyasına giriş kitabım oldu.
Timsah Gözüyle
Ayırdığın çenelerinde ezilmek
Diş aralarına dostluğu konduranlara
Tuhaf patlak gözlerinden akan yaş
Derini kullananlara selam bayrağı
Bana ayakbağı olma sakın
Tırnaklarımda kir, göğsümde ağrı
Binek atlığına gem tüm yaşamım
Sağrı, kamçılı uygarlık, ağıt yakın
Çırpınsam da ırağım yanlış
Çağıma ulaşmak kadar
Ahmet Haşim’den kalma bu kamış
Sabah, gece, ay, güneş
Her daim kar
Her daim kış