İşte öyle olunca her şey döner dolaşır kendine varır, boşluğa ilişir, yokluğa abanır, sızı denir adına. Sızı. Beklemek değişmez belki ama bekleyişin içi dışı, kenarı köşesi değişir. Daha bir keskinleşir, daha bir koyulaşır. Biçimsiz bir mutsuzluğa sıkışmış bulur insan kendini ve kahrolur anladıkça: Mutsuzluğun bile bir biçimi olmalıdır.